İyi bir baba olmak için...

Çocuğunuza sevginizi verin, destek olun, ortak zevkleri paylaşın!

İyi bir baba olmak için...

Ayna Eğitim ve Danışmanlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Yüksel Artar, “Aile üçgeninin iki bacağından biri olan baba, çocuğun yaşamında etkin olmadığında bu üçgen bozulur ve çocuğun güven duygusu eksik kalır. Baba çocuğuna sevgi verebilmeli, destek olmalı, hoşgörülü davranmalı, onun zorlandığı her durumda yanında olabilmeli, çocuğuyla ortak zevkleri paylaşmalı” diyor ve bakın babalara neler tavsiye ediyor...

• Güven duygusu çocuğun kişiliğinin oluşması ve sağlıklı gelişmesinde çok etkilidir. Baba çocuğun yaşamında yeterince etkin olmadığında çocuğun güven duygusu eksik kalır. Çocukların zihinsel gelişimleri ve akademik başarılarında babanın ilgisi çok önemli bir faktördür.
• İlk aylardan itibaren babalarının yakın ilgi ve bakımıyla büyüyen bebeklerin sevgi ile güven açısından doyum sağladıkları için çevreleriyle iletişim kurmada daha istekli oldukları görülmüştür. Anne nasıl bir çocuğun iç dünyasını besliyor ve temsil ediyorsa baba da çocuk için dış dünyanın temsilcisidir. Babanın toplumsal yaşam içindeki duruşu, tavır alışı çocuğun örnek aldığı tutumlardır.
• Çocuğun hayatında babanın rolü en az anneninki kadar önemlidir. Babaların çocuklarıyla iletişim kurması, onlara zaman ayırması,hayatı onlarla paylaşması da çok önemli. Baba çocuğuna sevgi verebilmeli, destek olmalı, hoşgörülü davranmalı, onun zorlandığı her durumda yanında olabilmeli, varlığını hissettirmeli. Ortak zevkleri paylaşabilmeli beraber hoş ve keyifli bir zaman geçirebilmeli. Çocuk babasına kolayca ulaşabileceğini bilmeli.
• Babalar kendilerini “mükemmel olacağım” diye zorlamamalı. Özellikle ilk defa bebek sahibi olan babaların duygularındaki değişimleri korkmadan yaşaması gerekir.
• Baba adayları doğum öncesi kontrollerde doktora eşleriyle birlikte gitmelidir. Bu sayede eşi ile bebeğinin sağlığını ve gelişimini yakından takip etme olanağını bulabilir.
• Ailedeki diğer babalarla konuşarak ve neler yaşadıklarını dinleyerek kendilerini babalığa alıştırabilirler. Bu yüzden diğer babalarla konuşmaya zaman ayırmalıdırlar. Endişeleri ve korkuları paylaşma aynı duyguları yaşayan bir babanın önerileri ile azalabilir.
* Ebeveynler bebeklerini hayatlarının tek odak noktası haline getirmemeli ve işler düzene girmeye başladığı andan itibaren birbirlerine daha fazla vakit ayırmalı. Bebeği aile büyüklerine bırakarak yalnız kalabilecekleri ortamlar yaratmak her iki taraf için de rahatlatıcı ve birleştirici olacaktır. Yeni hayatları ile ilgili ortak endişeler ve sıkıntılar üzerine konuşmak ancak böyle anlarda mümkün olabilir. Bebek sahibi olmakla ilk dönemlerde zorlayıcı koşullar yaşansa da hayatta oldukça güçlü ve değerli bir değişim yaşandığının farkında olunmalı ve baba olmanın keyfi çıkarılmalıdır.