Düğün öncesi beslenme rehberi

Düğün öncesi beslenmenize dikkat ederek formda bir bedene sahip olmak sandığınız kadar güç değil!

Düğün öncesi beslenme rehberi

‘Kişiye özel diyet’ uygulayarak sağlıklı, hızlı ve kalıcı kilo vermeniz mümkün diyen Uzm. Diyetisyen İpek Ağaca düğün öncesi fazla kilolardan kurtulmanın sırlarını anlattı.

Sağlıklı ve formda bir gelin/damat olmak istiyorsanız: Kahvaltı yapın!
Kahvaltı ederek güne başladığınız günler daha enerjik ve mutlu olursunuz; çabuk yorulmazsınız. Düzenli kahvaltı ile düğün hazırlıklarını daha konforlu yapabilirsiniz. Ayrıca kahvaltının kilo verme üzerindeki etkilerini de atlamayalım. Güne kahvaltı yapmadan başlayanların yağ depolama riskinin daha fazla olduğunu unutmayın. Tam buğday ekmeği, orta yağlı beyaz peynir, yağsız yumurta, ceviz, çiğ sebzelerden oluşan bir kahvaltı, gece uykuya dalan metabolizmanızı harekete geçirecek ve sizi gün boyu iyi hissettirecek.

Daha çok yürüyün; hareketsiz kalmayın!
Gideceğiniz yerlere mümkünse arabayla değil; yürüyerek veya toplu taşıma ile gitmeye çalışın. Gün içerisinde 45 dakika-1 saatlik yürüyüş kilo kaybı için çok etkili. Düzenli yürüyüşler kilo kontrolünde etkili olduğu gibi mutluluk hormonu da salgılatır ve kişiyi iyi hissettirir.

Düğün hazırlıkları arasında ara öğünlerinizi mutlaka yapın…
Sık beslenmek, kan şekerini dengeler; metabolizma hızında artışa yardımcı olur. Yapılan binlerce bilimsel çalışma bu sonucu doğrulamaktadır. Metabolizmanızın tıkır tıkır çalışması için ve kilo kaybını sağlamak için ara öğün yapmalısınız. Düğün hazırlıkları çok meşakkatlidir ve zaman alır. Damatlık/gelinlik provaları, organizasyonla ilgili yapılacak pek çok iş, mobilyacılar, beyaz eşyacılar, emlakçılar derken koşuşturmaktan yemek yemeyi unutursunuz. Ama bu kesinlikle doğru değil! Size önerim: çantanızda mutlaka bir taze meyve veya kuru meyveler; birkaç parça badem bulundurun. İçecek ikramı olduğunda ayran veya sütlü (gerçek süt) kahve tercih edebilirsiniz (Ve tabii yanında su!). Böylece ara öğününüzü atlamamış olursunuz. Ara öğününüzü düzenli yapmak, alışverişler sırasında daha sakin ve mantıklı olmanızı da sağlayacaktır. Unutmayın; çoğu insan kan şekeri düştüğünde sinirlenir; agresif veya alıngan olur...

Çayı, kahveyi bir kenara bırakın da; Su içmeyi unutmayın!
‘Ben çok çay içiyorum, su ihtiyacımı karşılıyordur!’ cümlesi pek çoğumuz tarafından sıklıkla söylenir. Peki içilen çaylar, kahveler su ihtiyacını gerçekten karşılar mı? Günlük sıvı ihtiyacı kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Vücudun, besinlerle alınan her 1 kalori başına 1,5 ml. sıvıya gereksinimi vardır. Bu da yetişkin bireylerde ortalama 2-3 litredir. Günlük sıvı gereksinmesinin ortalama %60-70’inin su olarak tüketilmesi gerekir. Örneğin 2,5 lt. sıvı ihtiyacınız olsun; bu sıvı ihtiyacının en azından 1,5 litresinin su olarak içilmesi gerekir. Yaz aylarında sıvı kayıpları olduğundan su ihtiyacı artabilmektedir. İçilen çaylar, kahveleri bir kenara bırakalım; günde ortalama 8-10 bardak su içmeye gayret edin. Yanınızda (çantanızda, arabanızda vb.) mutlaka su şişesi bulundurun.

Şişkinlik şikayetiniz varsa bu besinleri düğün öncesi tüketmeyin!
Düğün öncesindeki birkaç gün gaz ve şişkinlik yapıcı özellikteki besinlerin tüketiminden kaçınılmalı. Bunlar: Brokoli, karnabahar, Brüksel lahanası, lahana, pırasa, turp, salatalık gibi sebzeler; erik, çilek gibi meyveler; kuru fasulye, nohut, bezelye, mercimek, barbunya gibi kuru baklagiller; bulgur gibi besinler. Gaz ve şişkinlik şikayetlerini arttıran besinler kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir; sizi rahatsız eden/gaz şikâyetine neden olan yiyecekleri tespit edin ve bu besinleri bu süre zarfında tüketmemeye çalışın.

Vücudunuz kolay ödem tutuyorsa beslenmenize dikkat!
Tuz ve tuzlu besinlerin (konserveler, salamura besinler, tuzlama yöntemiyle yapılmış besinler, turşu, şalgam suyu, vb.) tüketimi mümkün olduğunca azaltın. Tuz içeriği düşük olan bir beslenme programı uygulayarak yaşanabilecek ödem riskini azaltabilirsiniz. Maden suyu yüksek miktarda sodyum içerdiğinden düğünden önceki gün mümkün olduğunca uzak durulmalıdır; çok hassas bünyelerde ödem artışına sebebiyet verebilir.