Benimle oynar mısın baba?

Eğer oyun oynamayı seven bir babaysanız çocuğunuz çok şanslı çünkü bu yolla kurulan sağlıklı ilişki, onun fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimini de olumlu yönde etkiliyor.

Benimle oynar mısın baba?

Yazı: Halime Sürek Kahveci

Çocuk, oyun yolu ile öğreniyor. Bu çok yalın, etkili, gerçek ve sağlıklı ebeveyn-çocuk ilişkisinin de temeli. Genellikle anne, hayatının özellikle ilk yıllarında çocuğun oyun arkadaşı görevini üstleniyor. Oysa babayla oyun sayesinde kurulan ilişki, çocukların sonraki yıllarını hatta yetişkinlik dönemlerini bile etkileyebiliyor. Araştırmalara göre de baba ile geliştirilen sağlıklı ilişki ve birlikte oyun oynamak, çocukların kendine güvenini geliştiren önemli etmenlerden. Uzman klinik psikolog ve terapist Alev Akal, baba ile oyun oynamanın hem çocuk hem de baba açısından dönüştürücü bir etkiye sahip olduğunu vurguluyor. Anne ile çocuk arasındaki ilişki hamilelik döneminde başlıyor. Zannedildiğinin aksine babalık sürecinin de hamilelikle başladığına dikkat çeken Akal, “Baba, hamilelik sürecine hayal gücünü, hislerini kullanarak, eşi ile iletişime girerek ve ona hissettiklerini sorarak dahil olabilir” diyor. Bebek doğduktan sonra işler biraz daha kolaylaşıyor. Babaların bebekleri daha birkaç günlükken bile kucaklarına alıp çok basit oyunlar oynayabileceğini anlatan Akal, “Bebekle hem annenin hem babanın farklı alanlarda ilgilenmesi, beyin gelişimini olumlu yönde etkiliyor. Babanın ilgisi ayrıca baba-çocuk ilişkisinin gelişmesi açısından da önemli” diyor.

Bebekler, oyun sırasında, dokunma, tatma, görme, duyma ve koklama yoluyla bu dünyaya dair bilgiler ediniyor. Babanın bebekle oynaması ise fiziksel ve duygusal anlamda, aynı zamanda zeka gelişimi açısından bebeğin gelişmesine yardımcı oluyor. “Babalar da bu oyun sürecinde çok eğlenecekler” diyen Akal, bebekle oynanabilecek oyunlar hakkında şunları söylüyor: “Bebeği oynaması için karnınızın üstüne yatırın. Bu, kas ve beyin gelişimi için yararlı. Farklı oyun tipleri ve oyuncaklar, çeşitli becerilerin gelişmesine yardımcı olur. Çıngıraklar fiziksel güç kazandırırken, el-göz koordinasyonunu sağlamaya da katkıda bulunur. Bebeğinizle oynarken ona hikayeler anlatmak, kelimelerle ritim tutmak da hafıza ve dil gelişimine yardımcı olur. Bebekler ‘ce-e’ oyununu çok sever. Babanın bebeğe ‘ce-e’ yapması aralarındaki iletişim ve duyguların ifadesi açısından da yararlı.”

Babalar daha bağımsız
Çocuk ile baba arasındaki kaliteli ilişkinin çocuğun bilişsel, sosyal, duygusal ve cinsel gelişimi üzerinde olumlu etkileri olduğunun altını çizen Akal, “Baba ile çocuk arasındaki destekleyici ilişki, okul yıllarındaki akademik başarıyı da olumlu yönde etkiliyor. Babanın çocuğuna ayırdığı zaman ve birlikte yaptıkları etkinlikler, öğrenmeyi ve zeka gelişimini destekliyor. Ayrıca babaların, annelere göre çocuklarına daha bağımsız davranmak için fırsat verdikleri de gözlemleniyor. Bu da çocuğun bilişsel ve kişilik gelişimini destekliyor. Çünkü çocuğun kapasitesi sınırlanmamış oluyor.”

Oyun ilk günden başlar
“Daha birkaç günlük bebekle ne oynanabilir?” sorusu akla gelebilir. Cevap hayli basit aslında. Sakin bir ses tonuyla şarkı söylemek, konuşmak ya da kitap okumak, çocukların beyinlerini daha fazla uyarana açık hale getiriyor. Akal, babalara şu önerilerde bulunuyor: “Çocuğunuzun gelişim dönemlerine uygun davranışlarına sınırlama getirmek onların kapasitesini kullanmalarını engelleyebilir. Bu nedenle çocuğunuzun anlatmak istediği şeyi anlamaya çalışın. Örneğin dizlerinizin üzerine çökerek onu dinleyin. Bu sayede yüz yüze iletişimde aranızdaki sınırlar da kalkmış olur.

Çocuğunuzun sözsüz iletişim araçlarına dikkat edin. Yüz ifadesi, beden duruşu ve el hareketlerine bakan babalar, çocuğun hangi durumda ne tepki verdiğini gözlemleyebilir. Bu da onu anlamasını kolaylaştırır. Çocuğunuzla oyun oynarken müdahaleci olmadan onun yarattığı dünyaya girmeye çalışın. Onunla oynamaktan zevk almanız önemli. Bu çocuğunun hissedebileceği bir durumdur. Baba ne kadar yargılamadan, eleştirmeden ve sert tepki vermeden oynarsa çocuk da o kadar rahatlar. Aksi takdirde çocuk oyundan zevk almaz ve oyun, baba ile mücadeleye dönüşür.

Bir diğer konu da babanın çocuklarıyla oyun oynarken kız ya da erkek çocuk ayrımı yapmaması. Her çocuğun babaya ve oyuna ihtiyacı vardır. Eğer çocuğunuzla nasıl oynayacağınızı bilmiyorsanız, ona uyum sağlayın, bırakın o sizi yönlendirsin.” Kısacası, babanın çocuğuyla ilgilenmesi, onunla sevgi alışverişinde bulunması ve onu önemsediğini hissettirmesi açısından oyunun yeri ayrı. Zira çocuklarıyla etkili bir iletişim kurmak isteyen babaların yapması gereken en önemli şey, çocuğa karşı sabırlı ve anlayışlı olmak, ona vakit ayırmak. Oyun ise tüm bu gereklilikleri aynı anda, eğlenceli bir şekilde yerine getirebilme fırsatı sunuyor.

Oyuncağın fazlası can sıkıcı
Çocuğun yaşına ve ilgisine göre oyun belirlemek elbette temel kural. Üstelik oyun demek daha fazla oyuncak gereksinimi anlamına da gelmiyor. Uzmanlar çocukların çok fazla oyuncaktan çabuk sıkılabildiğini de vurguluyor. İşte baba ve çocuğun harika vakit geçirmesini sağlayacak birkaç oyun türü:
• Top fırlatma, salıncakta sallama, koşma
• Saklambaç, körebe, kovboyculuk
• Kutu oyunları, kart oyunları, tahta bloklarla oynanan oyunlar
• Resim yapma, proje hazırlama, kurabiye pişirme
• Müzik dinleme, enstrüman çalma, şarkı söyleme
• Birlikte bahçe işleri yapma, çiçek dikme

Araştırmalar ne diyor?
Babanın, özellikle erken çocukluk dönemindeki ilgisinin sonraki yıllara etkisi, bilimsel araştırmalarla da ortaya konmuş. ABD’de North Carolina Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada 2-5 yaş arası 390 çocuk ile ailesi incelenmiş. Ebeveynlik davranışlarının ‘ev içinde anne baba ve çocuk arasındaki etkileşim, birlikte kitap okuma veya oyun oynama gibi çocuk merkezli etkinlikler, sınır koyma, çocuğun sorumluluğunu üstlenme, sözlerle ya da hareketlerle sevgi gösterme’ kriterlerinin çocukların okul başarısına etkisi ölçülmüş. Sonuçları merak mı ediyorsunuz? İlk sonuç pek şaşırtıcı değil. Anne, çocuğun okuluyla ilgilenince çocukların ders başarısı artıyor. Ancak babanın çocukla geç ilgilenmesi, çocuğun akademik başarısını kötü yönde etkiliyor. Yani baba erken çocukluk döneminde çocuğuyla ne kadar ilgili oluyorsa sonrasında okulla da o kadar ilgileniyor. Uzmanlar “Babam benim başarıma önem veriyor” diye düşünen çocukların başarı oranının arttığını belirtiyor. Kısacası babanın ilgisiz durması çocuğun okul başarısını olumsuz yönde etkiliyor.