"Amatör ruhunu kaybetme"

Tutkuyla ve çok çalışmak, amatör ruhu kaybetmemek, çalıştığın kadar eğlenmeyi de bilmek... Abdi İbrahim Kurumsal İletişim Direktörü Elif Elkin’in başarısının sırrı çok açık.


Yazı: Gülru İncu
Fotoğraf: Nurdan Usta

PROFESYONEL, HAYATTA BAŞARILI OLMANIN SIRRININ TUTKUYLA ÇALIŞMAKTAN GEÇTİĞİNİ SÖYLÜYOR ELİF ELKİN. Ona göre bunun yolu ise amatör ruhu asla kaybetmemekten geçiyor. Bu şekilde çalıştığımız zaman kendimize ve yapılan işe gösterilen katkının daha büyük olduğuna inanıyor. “Kimsenin göremediğini görmek de amatör ruhla birleşmiş profesyonelliğin en önemli sırlarından biri bana göre. Sanatçılar, örneğin heykeltıraşlar, bir kaya parçası herkesin gözünde sadece sıradan bir kaya parçasıyken onu şahane bir sanat eserine dönüştürebiliyor. Neler yaratabileceğimiz, olayları nasıl gördüğümüzle çok ilgili.” Hayata bugün baktığı noktayı aslında biraz da aldığı eğitim belirlemiş. Robert Kolej’in ardından Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümü’nde okuyan Elif Elkin, İşletme Yönetimi Yüksek Lisansı’nı (MBA) ise Yeditepe Üniversitesi’nde almış. “Robert Kolej’in bana kattığı ve hayatıma yön veren iki önemli şey var. Birincisi, insan istediği her şeyi elde edebilir, yeter ki ne istediğini bilsin. İkincisi ise devamlı öğrenmek ve hayat boyu bunu devam ettirme çabasının önemini bilmek” diyen Elkin, iş hayatına ise Dışbank Proje Yönetimi Bölümü’nde başlamış. 2001 yılında Deva İlaç bünyesinde ürün müdürü olarak ilaç sektörüne adım atmış. Eastpharma yapısı altında olan Deva İlaç’ta çeşitli satış ve pazarlama pozisyonlarında görev aldıktan sonra Saba İlaç’ın da Eastpharma Grubu’na dahil olmasıyla birlikte 2007 yılında Saba İlaç Genel  Müdürü olarak çalışmış. 2009 yılından itibaren de Abdi İbrahim’de sırasıyla Satış ve Pazarlama Bölüm Müdürü, İş Geliştirme Müdürü ve İş Geliştirme Direktörü olarak görev yapmış. Halen Abdi İbrahim’de Kurumsal İletişim Direktörü. “İş yaşamım boyunca farklı alanlarda sorumluluklar üstlendim hep. Benim için önemli olan, bana heyecan veren, tutkuyla çalıştığım, kendimi sürekli geliştirdiğim ve öğrenmeye devam ettiğim işler yapabilmek” diyor Elkin. Tutkuyla çalışmayı sürdürebilmek için ise her şeye çocuksu bir merakla yaklaşmamız gerektiğinin altını çiziyor. Kişiliğinin bu yönü de çocukluk yıllarına kadar uzanıyor aslında. Örneğin o büyük, bilinmezliklerle dolu muhteşem uzay pek çoğumuz gibi Elif Elkin’in de ilgisini çekmiş çocukken. Çocukluk hayali astronot olmakmış. Özellikle Küçük Prens’i okuması bu tutkusunu daha da tetiklemiş. Aradan geçen yıllar, bu ilk göz ağrısından uzaklaşmasını sağlayamamış, galaksiler ve evrenin büyüklüğünün kendisi için hala merak uyandıran, gizemli bir konu olduğunu söylüyor.

ÇOK ÇALIŞ ÇOK EĞLEN

Elif Elkin profesyonel hayatında çok çalışmaktan, özel yaşamında da anları doya doya yaşamaktan keyif alıyor. Hayat felsefesini ‘çok çalış, çok eğlen’ sözünün üzerine kurmuş. Yaşamın sürprizlerine açık ve çocuklarının büyüme süreçlerini kaçırmadan anı yaşamaya özen gösteriyor. Çalışma hayatına gösterdiği kadar ailesine de özen gösterdiğini söylüyor. Dünyanın bambaşka bir yerinde bambaşka insanların günlük hayatlarını keşfetmek, gözlemlemek hobileri arasında. “Seyahat etmeyi çok seviyorum. Daha önce gittiğim ve sevdiğim bir yere defalarca gidebilirim. Kimi zaman eşimle baş başa küçük tatiller yapıyoruz kimi zaman da çocuklarımızla bir arada olduğumuz, onlara yönelik bol aktiviteler içeren tatiller organize ediyoruz” diyor. “Uzun tatilleri genelde daha önce görmediğim yerlere ayırıyorum. Örneğin son uzun seyahatim Vietnam’a ve Kamboçya’ya oldu. Benim için unutulmaz bir deneyimdi. Öte yandan ben metropol insanıyım, o yüzden de New York, Londra, Paris ve Milano bana keyif veren şehirlerin başında geliyor. Farklı restoranlar, müzeler, sergiler gezmek, gece hayatı ve alışveriş tatillerimin olmazsa olmazlarından. Bunun yanında bu yaz eşimle keşfettiğimiz Leros Adası’nın sessizliği ve sakinliği de beni oldukça etkiledi. Gelecek seyahat hayallerim arasında, kızım Mira da büyüdüğünde, ailecek Afrika’da safari seyahatine çıkmak yer alıyor.” Seyahat etmek gibi çağdaşa sanat da en sevdiği konulardan. Yurt dışı ve yurt içinde çağdaş sanat galerilerini ve sergileri takip etmekten çok keyif alıyor. “Büyük kızım Nehir’in resme yeteneği çok fazla, bu anlamda onunla ortak zevklere sahibiz. Birlikte keşifler yapmak bana büyük keyif veriyor ve beni besliyor. Kızımla farklı sanatçıların eserlerini keşfetmek, tartışmak ve birlikte geçirdiğimiz zaman benim için çok değerli.” Hayatını dengede tutan önemli ve vazgeçemeyeceği unsurlardan biri de spor. Son yıllarda, hamilelik dönemleri de dahil pilates yapan Elkin, spor yaparken iş yoğunluğundan uzaklaştığını ve kendisiyle baş başa kaldığını, böylece düşünme imkanı bulduğunu söylüyor.

"Amatör ruhunu kaybetme" - Resim : 1

ZAMANSIZ PARÇALAR

Ufak butiklerin özel tasarım ürünlerini keşfetmek bana ayrı bir heyecan veriyor. Modada benim için önemli olan zamansızlık. Bana göre şıklık; yaratıcılık ve yerine göre giyinmek. Hızlı moda ve lüks giyim markalarını bir araya getirmeyi eğlenceli buluyorum. Sanırım pek çok kadın gibi benim için de stilimin en önemli parçaları ayakkabı ve çanta. Ayakkabı, çanta ve kıyafette Chanel, Prada, DVF, H&M, Beymen Academia, Lanvin ve Christian Louboutin’i tercih ediyorum.

ELİF ELKİN’İN VAZGEÇİLMEZ 10’U

1. Ailem. En kıymetlilerim, hayatımın mucizeleri.

2. Annem. Anneciğimin hayatımdaki rolü çok büyük. Bugün geldiğim noktayı her an yanı başımda bana destek olmasına borçluyum.

3. Dostlarım. Hayatıma keyif katan, iyi günde kötü günde yanımda olduğunu bildiğim benim için çok değerli dostluklar biriktirdim. Geçmişimizin 30 yıla dayandığı dostlarım var. Çok şanslı olduğumu düşünüyorum.

4. Çalışmak. Hayatı keşfetme aracım. Bir şey üretmek, birinin hayatına dokunmak… Çalışmak bana enerji veriyor.

5. Sürekli öğrenmek. Sonu olmayan bir yolculuk olduğunu düşünüyorum.

6. Seyahat etmek. Yeni keşifler beni her zaman heyecanlandırır. Sadece varılacak destinasyondan değil yolculuğun kendisinden de keyif almayı öğrendim.

7. Pilates. Zihin, beden ve ruh uyumu için anahtar. Kendimle baş başa kaldığım deneyim.

8. Sanat. Albert Camus’nün söylediği gibi, hem bir coşma hem bir yadsıma hali. İşte bu şaşırtıcılığı çok seviyorum.

9. İstanbul. Aşık olduğum şehir. Bir tane daha yok.

10. Şükretmek. Hayat felsefem.

ALIŞKANLIKLARIMDAN KOLAY VAZGEÇMEM

Değişmeyen parfümüm Dolce&Gabbana T he One. Her ne kadar zaman zaman farklı kokuları kullansam da onun yeri bambaşka. Maskarada Dior Diorshow Blackout, rujda Yves Saint Laurent ve MAC, ojede ise Chanel’i tercih ediyorum. Benefit’in sıvı allığı yıllardır severek kullandığım kurtarıcı ürünlerden. Cilt bakımı için de Kore’de keşfettiğim Benia markasının ürünlerini kullanıyorum.