Koronavirüs ve Risk Altındaki İnsanlar
COVID-19 tüm dünyada yaygın olarak görülürken ve ölüm sayıları artarken, enfeksiyonun Türkiye’de de görülmeye başlanması telaş yarattı. Doktorlar ve halk sağlığı yetkilileri bilgi vermek, testleri hızlandırmak ve bu yeni tip koronavirüsü yavaşlatmak ve yayılmasını durdurmak için önlemler almaya çalışmaktadır. Bilmemiz gereken en önemli şey şu: Hepimiz hastalanmayacağız. Hastalananlarımızın çoğu hastalığı hafif atlatacak. Ancak tıpkı grip gibi, kesinlikle daha fazla risk altında olan insanlar var. Amacımız onları korumak. Yaşlı (özellikle 70 yaş üstü) kişiler ve kronik akciğer hastalığı (KOAH vb.), kardiyovasküler hastalık, diyabet, kronik böbrek hastalığı ve kanser gibi altta yatan sağlık sorunları olan kişiler COVID-19 ile gelişebilecek komplikasyonlar için daha yüksek risk altındadır. Bu risk, yoğun bakım ve hatta ölüme giden süreci içermektedir.
Yazan: Doç. Dr. Bülent Çitgez
Tüm kanser hastaları risk altında mı ya da sadece şu an tedavi görenler mi risk altında?
Genel olarak bağışıklık sistemini etkileyen herhangi bir hastalığa veya tedaviye sahip olan tüm hastalar risk altında olmakla birlikte son üç ay içerisinde kemoterapi almış veya almakta olan hastalar, kanser tedavisi için immünoterapi alan hastalar, protein kinaz inhibitörleri gibi immün sistemi etkileyen odaklanmış kanser tedavileri alan hastalar, akciğer kanseri için radikal yoğun radyoterapi alan hastalar, son altı ay içerisinde kemik iliği nakli olmuş veya immünsupresif kullanan hastalar, tedavi gerektirmese de immün sisteme zarar veren hematolojik maligniteleri (kronik lösemi, lenfoma, multipl myelom gibi) olan hastalar COVID-19 enfeksiyonu için esas riskli popülasyonu oluşturmaktadır. Verdiğimiz tedavinin etkileri, hastaların son tedavi kürü bittiğinde veya ameliyattan sonra hastaneden ayrıldığında sona ermez. Kanserden sonraki etkiler ve tedavinin immünsüpresif etkileri uzun süreli olabilir.
Hastalar ve hayatta kalanlar bağışıklık sistemini baskı altında tutup tutmadıklarını test edebilirler mi?
Hastaların bağışıklık baskılanma seviyesini kontrol etmek için bir kan testi yok fakat aktif kemoterapide yer almak, kanda savunma hücrelerinin sayısında düşüklük saptanması veya bağışıklık baskılayıcı ajanların (prednizolon gibi) alınması, bağışıklığın baskılandığını öngörür ve enfeksiyon riskinin arttığına işaret eder.
Koronavirüsün kanser hastalarını nasıl etkilediğine dair verilerimiz var mı?
Elimizde çok fazla veri yok fakat Çin’de bu salgın ilk başladığında yapılan bir çalışmada 1590 vaka içerisinde 18 kanser hastası bulunmaktaydı ve kanser hastalarının COVID-19 enfeksiyonunu takiben daha labil durumda oldukları, klinik tablonun aniden kötüleşebildiği ve ölümcül seyredebildiği görüldü. Elbette 18 hasta ile bilimsel bir değerlendirme yapabilmek mümkün değil fakat konu hakkında deneyimler bize öngörüler sağlayabilir. Ayrıca bu 18 hastanın yaş ortalamasının normal popülasyonun üzerinde olması da kanser hastalarının yatış sürelerinin fazla ve ölüm oranlarının yüksek olmasına ek bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.70 yaşın üzerindeki insanlar daha fazla risk altındadır. Ölüm oranı 80 yaş üstü insanlar için yaklaşık yüzde 14'tür. İmmünsüprese ve kanser hastaları çok dikkatli olmalı ve bunu gerçekten kötü bir grip mevsimi gibi düşünmelidirler.
Tedavimi veya takip randevularımı iptal etmeli miyim?
Mevcut randevuları olan kanser hastalarının, koronavirüs semptomları yaşamadıkları sürece tedaviye uymaları gerekmektedir. Semptomları olan hastalar hem kendilerini hem diğer hastaları korumak için virüs ve bakterilerin yayılmasını azaltacak şekilde bir maske takmalılar.Belirtilerim varsa ne yapmalıyım?
Yüksek ateş, kuru öksürük, yorgunluk ve nefes darlığı şikayetleriniz varsa gerçekten önemli olan budur, birisine bildirin. 112’yi arayın ve solunum yolu semptomlarınız olup olmadığını söyleyin. Bazen, evde kalmanızı tavsiye edebilirler. Çok hastalandığınız için acile gitmeniz gerektiğini düşünüyorsanız, gideceğiniz hastaneyi önceden arayın ve solunum yolu semptomlarınız olduğunu bildirin. Gerekirse geldiğinizde size rehberlik edebilir ve sizi de diğer hastaları da koruyabilirler. Semptomlar hafif ise sadece evde kalmak yeterli. Sadece coronavirus enfeksiyonu geçirme ihtimalimiz yok, hala hava soğuk ve hala grip mevsimindeyiz. Bunu unutmamak gerekir. Sağlık sistemine endişe vererek fazla yük bindirmek istemiyoruz. Bu bir denge. Hazır olmak istiyoruz, aynı zamanda da insanların panik yapmadığından emin olmak istiyoruz. Panik yaparsak, sağlık sistemi üzerinde bir panik havası olacak ve sistem tökezleyecektir. Şu anda doktor tavsiyesi, COVID-19 testi için tek şarttır.Doç. Dr. Bülent Çitgez