Kravatın gizli başkaldırısı
Bir zamanlar sadece savaş meydanlarında görülen bir askerî aksesuar, yüzyıllar içinde iktidarın, statünün ve sonra da başkaldırının sembolüne dönüştü. Bugünlerde ise podyumlarda, sokakta ve ofiste yeniden yorumlanan bir stil detayı: Kravat.
Yazı: Merve Güneş
2025-2026 Sonbahar/Kış sezonunda tasarımcılar, kravatın zamansız duruşunu yeniden keşfe çıktı. Vivienne Westwood’un ekstra uzun ve logolu tercihi, Jane Wade’in içindeki gömlekle birebir aynı desenli kravatı, Saint Laurent’in ise podyumu baştan aşağı maskülen görünüm ve kravatlar geçidi haline getirmesi adeta bunun kanıtı.
Boynun etrafında bir tarih
Kravatın kökeni, 17. yüzyılda Fransız ordusundaki Hırvat paralı askerlerin taktığı boyun bağlarına kadar uzanıyor. Fransızlar bu bağlara “cravate” adını vermiş. Zamanla saray modasının ayrılmaz bir parçası haline gelen ve aristokrasinin simgesi olan kravat, aynı zamanda sosyal sınıfları ayıran bir görgü kuralı işlevi de gördü.
1970’lerde ikinci dalga feminizmle birlikte kadınlar, blazer-ceket ve kravat kombinleriyle “power dressing” akımının parçası oldu.
Statüden moda manifestosuna
Bugün kadınlar, kravat gibi maskülen kodlara sahip parçaları yeniden sahiplenerek güçlerini, farklılıklarını ve özgüvenlerini görünür kılmayı amaçlıyor. 2025/2026 Sonbahar/Kış podyumlarında da kravat, klasik maskülen kalıpların dışına çıktı. Oversize smokin ceketler, transparan gömlekler, minilerle kombinlenen deri kravatlar... Bu sezonun kravatı cinsiyetin ötesinde, tamamen tavırla ilgili.