Okul dönemi kabusunuz olmasın: Uzmanından ebeveynlere tavsiyeler
Okulların açılmasıyla birlikte, çocuklar kadar ebeveynleri de yeni bir uyum süreci bekliyor. Bu dönemde ortaya çıkabilen okula gitme isteksizliği, davranışsal gerilemeler veya okulda yaşanan sorunlar, anne ve babaları endişelendirebiliyor. Konuyla ilgili merak edilen soruları Uzm. Klinik Psikolog Tuğçe Çolakoğlu yanıtladı.
Okulların açılması, çocuklar ve aileler için karmaşık duyguların yaşandığı bir dönemin başlangıcıdır. Bu yeni süreç, bir yandan büyük bir heyecan yaratırken, bir yandan da çocukların duygusal dünyası, akran ilişkileri ve aile dinamikleri üzerinde önemli değişimlere yol açabilir. İşte okulun ilk günlerinden itibaren uygulayabileceğiniz, çocuğunuzun gelişimini destekleyecek uzman tavsiyeleri...
● Çocuk okula gitmek istemediğinde, onu ikna etmek için hangi cümleler kurulmalı ve nelerden kaçınmalı?
Çocuğun duygularını görmezden gelmek yerine anlamaya çalışmak önemlidir. Okula girmek istememe nedenini öncelikle anlamaya çalışalım. Orada hoşuna gitmeyen bir durum mu var, sizden ayrılmak mı istemiyor, yalnız kalmaktan mı korkuyor. Tüm bunlar farklı duygular yaratabilir. Bu duyguyu anladıktan sonra çocuğun o duygusuna yönelik konuşmak gerekir. “Seni anlıyorum, ben de günümü sensiz geçirmek istemiyorum. Seni özleyeceğim ama okula gitmemiz gerekiyor. Ben seni burada bekliyor olacağım, döndüğünde istediğin oyunu beraber oynayabiliriz.” gibi empati içeren cümleler çocuğun kendini güvende hissetmesini sağlar. “Hiçbir şeyin yok, abartıyorsun.” veya “Gitmek zorundasın.” gibi yargılayıcı ve baskıcı ifadelerden kaçınılmalıdır.
● Okul başladıktan sonra çocuğun davranışlarında (alt ıslatma, parmak emme gibi) gerilemeler gözleniyor ise bu normal mi, ebeveynler ne zaman endişelenmeli?
Okul başlangıcı gibi büyük değişiklikler çocuklarda geçici gerilemelere yol açabilir, bunlar genellikle uyum sürecinde görülebilecek durumlardır. Ebeveynler bu süreçte çocuğa gösterdiği ilgiyi arttırarak, olumsuz durumlarda da yanında olduklarını hissettirerek, sabırla ve çocuğun bunları bilinçli olarak yapmadığını akılda tutarak yaklaşmalılar. Davranışları için utandırmak ya da cezalandırmak yerine anlayışla yaklaşmak, duygusal zorlanmadan dolayı tam kontrol ederek ilerletemediğini bilmek ve çocuğa bu şekilde yaklaşmak uyumu kolaylaştırır. Ancak bu davranışlar uzun süre devam eder, şiddetlenir veya çocuğun günlük işlevselliğini ciddi biçimde etkilerse bir uzmandan destek alınmalıdır.
● Çocuğun okulda yaşadığı bir sorun öğrenildiğinde, okul ile ev arasındaki denge nasıl kurulmalı?
Öncelikle sorunu ebeveynler çocuktan da dinlemeli, kabullenici ama gereken yerde sınır koyan bir tutumla yaklaşmalılar. Okulda olan sorunlarda mutlaka ebeveynler ve öğretmen iş birliği içinde olup çözüm sürecini birlikte oluşturmaları önemlidir. Okulla ilgili olumsuz yorumların çocuğun sorun yaşamasından sonra hemen onun yanında konuşulmasından ziyade, çözümler üzerine ebeveyn ve öğretmen bir ekip olarak çocuğun yanında güven verici ve yapıcı bir tutumla hareket etmelidir. Tüm bunlar çocuk gelişimine dair genel bilgiler olmakla birlikte, her çocuk biriciktir. Dolayısıyla detaylar ve çözümler çocuktan çocuğa değişiklikler içerebilir, okula başlama sürecinde zorluklar olabilir ve bunların çözümünde bu yöntemlerin yetersiz gelmesi durumunda destek almak önemlidir.