Yeni biriyle tanıştığınızda duygularınızı nasıl dizginleyebilirsiniz?
Yeni bir kişiyle tanıştınız ve ondan çok etkilendiniz. Hemen duygularınızı belli etmeli misiniz? Yoksa temkinli davranıp duygularınızı gizlemeli misiniz?
Bir ilişkinin sonunda hemen hemen herkesin söylediği bir cümle vardır: "Ona gereğinden fazla değer verdim." Özellikle de ilk tanışmanızda onu çok beğendiğinizi, vazgeçilmez olduğunu ona hissettirirseniz, ilişkinin başında kaybetmişsinizdir. Peki nasıl ilerlemeli?
İnternet kullanıcıları, kendi kişisel deneyimlerini paylaşıyorlar. İşte gerçek kişilerin kaleminden, yeni tanıştığınız birine hemen aşık olmamanın yolları...
YENİ TANIŞTIĞINIZ BİRİNE HEMEN AŞIK OLMAMANIN YOLLARI
1. 20'li yaşlarımdayken bu konular beni çok tedirgin ediyordu. Tabii o zaman hayata daha farklı bir açıdan bakıyor insanlar. Zamanımız bol. Bazı kural ve taktikler geliştirerek 'tamam ilgiliyim ama çok aşırı değil' kılığına bürünüyordum. Ama şimdi günümün 10-12 saatini alan ufak bir iş kurdum ve hobilerim var. Sadece bir kişiyi hayatının merkezinde yer alması mümkün değil. Böylece her ikimiz de kendi işlerimizle, hobilerimizle uğraşıyoruz ve birbirimize de zaman ayırıyoruz.
2- İlişkilerim için belirli bir zaman aralığı planlıyorum. Bu zamanın dışında çalışırken, asla mesaj çekmiyor ya da sosyal medyada profiline bakmıyorum ve sosyal medyaya da girmiyorum.
3- Sonuçta hayat bir oyun değildir. Bu nedenle de hayatıma girecek olan kişileri yavaş ve dikkatli bir şekilde içeri alıyorum. Eğer bu seni rahat ettirecekse, onların ihtiyaçlarını bilmelerine izin ver. Eğer senin için doğru kişilerse ihtiyaçlarına karşılık vereceklerdir. Çünkü seni düşünmeyen, önemsemeyen bir insanı sen de önemsememelisin.
4- Amir Levine imzalı "Attached" (Ekte) kitabını okudum. Bu duygularımı doğru bir şekilde kullanmama yardımcı oldu. Partnerinizle daha fazla iletişim kurmayı istemeniz sonuçta doğal bir durum. Herkesin farklı ihtiyaçları olabilir. Ama eğer bu sağlıksızsa yani bunu kıskandığınız için ya da saplantılı bir şekilde yapıyorsanız işte bu doğru değildir. Arada büyük fark vardır.
5- Yaşadığınız anın farkına varın. Farkındalık yaratın. Kendinizi endişeli ya da ona tamamen bağlı hissettiğiniz zamanlar başka bir alana yönelin. Kendinizi meşgul edecek bazı işler bulun. Beyninizi gereksiz hislerle doldurmak yerine yeni alışkanlıklar, hobiler edinin ve kötü duyguların sizi kemirmesine izin vermeyin.
6. Hatırlayın: Siz hayatınıza birini sokmadan önce vardınız, o hayatınıza girdiğinizde de yine var olacaksınız. Bu o kişi hayatınızdan çıkarken de geçerli. Yani kişiliğinizle hep var olacaksınız. Birçok insan hayatına biri geldiğinde bunu unutuyor. Yani o kişiyi hayatlarının merkezine sokuyorlar. Aynen ben de bu konuda kendimi suçlu hissediyorum. Ama önemli olduğunuzu unutmayın. Çünkü birlikte olduğunuz kişi hayatınızdan çıktığında kendinizi boşlukta hissediyorsunuz.
7- Telefonumdan uzak durmaya çalışıyorum. Mesajlarımı sürekli kontrol edip, boş yere endişelenmemeye çalışıyorum.
8- Benim iki metin kuralım var. Acil durumlar dışında asla ikiden fazla mesaj atmıyorum.
9- “Okundu” bildirimini devre dışı bırakıyorum ve önemli olmayan bildirimleri sessize alıyorum.
10- Kendime daha fazla yatırım yapıyorum. Kendinizi kontrol edemediğinizi düşünüyorsanız, terapi alın ya da ailenizle daha sık bağlantı kurun.
11- Başka insanlarla da randevulaşın. Ya da kafanızı dağıtacak birilerini bulun. Bazen değişik insanlarla görüşüp, konuşmak ilişkinizdeki bulutları da dağıtacaktır. Çünkü tamamen aynı kişi üzerine odaklanmak yanlış şeyler yapmanıza neden olabilir.
12- Kendiniz için çalışın. Hobiler ve ilgi duyduğunuz şeyleri yapmak ve bunlara ilgi duyan kişilerle görüşmek iyi bir diyalog kurmanızı sağlar ve buzları da kırar. Arkadaşlarınızla ya da tek başına sizi eğlendirecek şeyler yapın. Böylece paylaşabileceğiniz hikayeleriniz olacaktır ve diğer insanlarla iletişim kurmanız daha kolaylaşır. Kendinizi çok daha iyi ifade edebilirsiniz. Böylece aynı şeyler yapmaktan hoşlanan bir partnerle de karşılaşabilirsiniz.
İLGİLİ İÇERİKLER