Yansıyan kimlikler

Ancak homeopati ve sağlık adına sorun yok çok şükür. Homeopati ülkemizde emin adımlar ile ilerlemeye devam ediyor. Çalışmalarımız meyvelerini veriyor. Geriye kalan ilaçların üretimi ve satışı ile ilgili yönetmelik de nerede ise hazır. Yakın zamanda yayınlanacak, inşallah. Böylece ilaçlara ulaşımımız kolaylaşacağı gibi, sizlerin de basit, akut hastalıklarda ev kullanımları ulaşılabilir olacak. Sevinçli miyim, evet.

Peki bu kısa bilgiyi verdikten sonra bugün asıl anlatmak istediğim konuya gelelim. Homeopatik konstütüsyonel  remedi (ilaç) ne demek?
Şimdi pek çok alan kendi bakış açısı ile bu konulara değiniyor. Ama en geniş ve kapsamlı ayrıntı bence homeopati de mevcut. Çünkü insanı gerçekten, fiziksel, zihinsel ve sosyal çevresi ile birlikte bir psiko-sosyal varlık olarak ele alıyor. Sağlığı da, hastalığı da bu temel yaklaşım perspektifinde değerlendiriyor.

En temel özellik bu ise insanın konstitüsyonel yani yapısal remedisi ne anlama geliyor. Bilmek bize ne katacaktır. Bunları tartışacak olursak, mutlu huzurlu günlere yelken açmamak imkansız.

Hepimiz annemizden masum ve sağlıklı olarak doğuyoruz. Ancak doğduğumuz anda aslında özümüzde sağlık ve hastalık bilgisi mevcut. Bu bilgiler bizim genetik getirimiz olarak algılanabilir. Eğer bu bilgiler bedenimizde mevcut ise nasıl oluyor da, uzun süre sağlıklı yaşarken, birden bire hasta olmaya başlıyoruz ve şikayetler ortaya çıkıyor. Bütün bunun kontrolü epigenetik denen bilimde ayrıntısı ile açıklanıyor. Genlerdeki hastalık bilgisi üst kontrol yapan kilit mekanizmalar ile kontrol ediliyor ve ancak çok zorlayıcı bir durum (travma=fiziksel ya da zihinsel) ortaya çıkmadıkça hastalık bilgileri açılmıyor ve sağlığımız korunuyor.

Aslında bu bilgi bize şu kavramı da düşünme kolaylığı veriyor. Aslında bizim geçmişimizden gelen bir hastalık bilgimiz var. Yani bir hastalığımız var ve zaman zaman bu bilgi bir şekilde kontrol mekanizmalarını alt ediyor ve dışa vurum sağlıyor. Bu dışavurumlara da biz hastalık şikayeti diyoruz.

İşte bu şikayetleri değerlendirme işlemine tabi tutup benzerlik fenomeni üzerinden remedi seçmeye homeopati diyoruz. Öyle ise homeopati de normal insanı değerlendirmek mümkün mü?
Elbette. Hastalık şikayeti olmayan insanı sağlıklı olarak ya da normal olarak tanımlayabiliriz. Ancak bu kişinin biliyoruz ki, çözünde bir hastalık bilgisi var. İşte bu bilgiye biz aslında yansıtmalı düşünce sistematiği içinde bakarsak yapısal remedi bilgisi diyoruz. Bu remedinin sağlıklı insanda da dışa vuran ve anlamamızı kolaylaştıracak ip uçları mevcut.

Eğer bu ipuçları değerlendirilir ise hem kendimizi, hem de karşımızdaki kişiyi anlamamız ve ileride gelişebilecek hastalık tablolarından korunmamız mümkün. Bu görünen en çarpıcı faydası. Ama yine önemli bir yanı var ki, bu bilginin, asla yadsınamaz. Kendimizi ve karşımızdaki kişiyi tanımak bize sosyal ilişkilerimizi düzenlemede yardımcı oluyor. Böylece empati yeteneğimiz artıyor, yargılamayı bırakıyoruz ve karşımızdaki kişiyi olduğu gibi kabul ederek, daha mutlu sosyal ilişkiler kurabiliyoruz. Zarar görebileceğimiz yönleri de keşfettiğimiz için de, önceden önlem alarak incinme sıklığımızı azaltıyoruz.

Homeopati böylece bir yol açıyor. Peki bu bilgilere nasıl erişeceğiz derseniz. Aslında piyasada pek çok kitap var. Bu kitaplar oldukça bilimsel dilde yazılmışlar. Bunları okuyabilirsiniz. Ama benim yazdığım “Yansıyan Kimlikler “ kitabı en sık gördüğümüz remedilerin fiziksel ve zihinsel şikayetleri üzerinden hazırlanmış öyküleri ve homeopatik çözümlemelerini içeriyor. Böylece karşımızdaki kişiyi ve kendimizi tanıma yolunda adımlar atmamızı sağlayabiliyor.

Ne deyim, homeopati benim hayatımı değiştirdi, umarım size de katkılar koyar.