Bloggerlara tavsiyeler

Hiç kuşku yok, bloglar yeni medyanın dergileri... Ayni geleneksel medyanın hayatta kalmaya direnen basılı dergileri gibi renkliler, gündemden daha uzaklar, tematikler, farklı farklı konulara yönelikler... Dolayısıyla da işini iyi yapan her blogger, bir dergi yönetmeni...

Burada anahtar kelime; "işini iyi yaparsa"...

Sosyal medyayla, teknolojiyle ilgili hemen her mecrada, bloggerlar için sıralanmış öğütler vardır. Merak etmeyin, ben 2014 yılında blog tutan bir insana "aman sosyal medyada da paylaş" diyecek kadar gerizekalı değilim. Zira 3 yaşındaki kızımın "bile" bir Facebook hesabı olduğundan, boş laflar yerine, daha etkili bir kaç noktaya değineceğim :

1. Orijinal olun. Marjinal olun. Değişik olun. Farklı olun. Mor inek olun. Albino kaplan olun. Bütün moda bloggerları kadınsa, erkek moda blogu açın, kızların içinde kıvırcık bebek olun. Bütün futbol bloglarını erkekler yazıyorsa, Erkek Fatma olun.

2. Tematik olun. Tek bir konuya yoğunlaşın. Bir yazınızda Başbakan'dan, öbüründe yediğiniz yaprak sarmadan bahsetmeyin.

3. Mikro olun. Örneğin teknoloji blogu değil, sadece iPad üzerine bir blog tutun, kitap blogu değil, sadece ikinci el kitaplar üzerine, gastronomi değil, sadece Meksika yemekleri üzerine, gezi değil, sadece Uzak Doğu seyahatleri üzerine, çocuklar değil, sadece kızınız üzerine, müzik değil, sadece Barış Manço albümleri üzerine...

4. Ne olur, yazılarınız "yedim, içtim, gezdim, tozdum, okudum, beğendim, beğenmedim" üzerine kurgulanmasın. Bir bilgi verin, bir ipucu, bir tavsiye... Geçtiğimiz günlerde tıkladığım seyahat bloglarından birinde, Viyana'da yediği şinitzeli ballandıra ballandıra anlatmış abla, bin tane kendi fotoğrafı eşliğinde. Lakin yazısında restoranın ismi yok. Oysa bir adres tarifi, bir fiyat ipucu ne kadar işe yarardı...

5. Eğer kaleminiz kötüyse, yazmayın, onun yerine fotoğrafla anlatın, videoyla anlatın. Ne kendiniz yorulun, ne okuyucuyu yorun.

Kaan Göktaş
www.kaangoktas.net
twitter.com/kaangkts