Farklı düşünmenin gücü

Günümüzde ister plazada çalışın ister simit satın bir fark yaratmanız şart.

Özlem Denizmen

Özlem Denizmen


Farklı düşünmenin gücü

Peki bu ‘olunan’ bir şey mi, doğulan bir şey mi? İşte size yaratıcı bir kişilik olmanın sırları…

Değişim ve gelişim hızı fırtına gibi. Rekabet büyük. Hatta ve hatta insan ilişkilerinde bile yaratıcı olmak, karşı tarafa ‘ne kadar incesin, bunu nasıl düşündün?’ dedirtebilmek hoş bir şey değil mi? Gel gör ki, bunu başarabilmek için farklı düşünce ve yaratıcılık gerek.

Doğru bildiğimiz yanlışlar
‘Ben farklı düşünemiyorum’ diyenler:
‘İnovatör’ün DNA’sı’ adlı kitabın yazarlarından Jeff Dyer ve Hal Gregersen ‘Farklı düşünmeyi öğren’ (Learn how to think different) adlı makalelerinde, 5 bin girişimci ile yaptıkları çalışmada ‘Farklı düşünmeye çalışan herkes farklı düşünebilir’ diyor.
‘Benim özümde yok yaratıcı düşünce, değişemem’ diyenler:  
Yaratıcılık büyük ölçüde çevresel ve davranışsal faktörlerden kaynaklanıyor. İnovasyon kapasitesinin 1/3’ünün genetik faktörlerden, 2/3’ünün ise çevresel faktörlerden kaynaklandığı tespit edilmiş.
‘Yaratıcı insanlarda şeytan tüyü var’ diyenler:
Yeni bir iş, ürün ya da süreç ortaya koyabilen inovatörlerin, inovatör olmayan kişilere kıyasla farklı düşünmeye yüzde 50 daha fazla zaman ayırdığı ortaya konmuş. Yani bu insanlar, bunun için uğraşıyorlar.

Peki neden?

•    Yetişkinlerin yüzde 60-80’i farklı düşünme görevini rahatsız edici buluyor ve bunun onları yorduğunu belirtiyor.
•    Halbuki hepimiz yaratıcı doğduk. İnsan farklı düşünebildiği halde, sonradan bundan yorulan bireyler haline geliyor. Bunda ev ve okullarda farklı düşünce ve davranışların uygun bulunmaması ve hatta cezalandırılması rol oynuyor.
•    Araştırmalara göre, eğer ‘farklı düşünmek’ için vakit ayırlır ve bu yeniden bir alışkanlık haline getirilebilirse, yorucu olmaktan çıkıp tam tersine enerji veren bir faaliyet haline geliyor. Özellikle kadın, yenilikçi düşüncede fark yaratabiliyor.

Beyninizi değiştirebilirsiniz!
Harvardlı psikolog ve ‘Yaratıcı Beynin (Your Creative Brain)’ adlı kitabın yazarı Shelley Carson, her beynin büyük değişim ve gelişim potansiyeli taşıdığını savunuyor. İşte formülü:
1. Yeni şeyler öğrenin: Kurslara gidin, kitap okuyun, yeni bir enstrüman çalmayı öğrenin, Toskana mutfağı yemeklerini araştırın. Özetle öğrenin, öğrenin, öğrenin.
2. Bilinen yolu bırakın: Hata yapmak ve aptal durumuna düşmek korkuları tetikliyor. Ancak yaratıcı insanlar, genelde hata yapmayı, öğrenme sürecinin bir parçası olarak kabul edip, hatta bunu gelecekteki başarıları için basamak olarak görüyor.
3. Sensörleri rahatlatın: Herkesin beyninde düşünce, imaj, anı ve her türlü girdiyi filtreleyen bir ‘sensör’ sistemi bulunuyor. Ancak bu sensörü biraz gevşetebilirseniz farklı fikirler beyninizden akabiliyor.
4. Bağlantı kurun: Öğrendiğimiz her bilgi, başkalarıyla bağlantılar kurarak inovatif fikir ve buluşlara dönüşebilir.

Yaratıcılık için günlük hayat tüyoları
1. Günde en az 15-30 dakika yalnız zaman geçirin.
2. Farklı düşünen arkadaşlarla eğlenin.  
3. ‘Hayır’ kelimesini daha sık kullanın.
4. Mükemmel çok zaman alır, rahat olun.
5. Kuvvetli olduğunuz alanlara yönelin.
6. Kendinizi eleştirmeyin.
7. Cesaret toplayın. Susan Jeffers’ın Feel The Fear and Do It Anyway kitabında dediği gibi korkularınızın da üstüne gidin.
8. Merak edin. Çevrenizi, bilmediklerinizi, hislerinizi… Her şeyi.
9. Eğlenin. İnsan gülümserken daha yaratıcı oluyor.
10. İnsan her an yaratıcı olamaz. Anlarımız var.  Önce tohumları ekin, sulayın, sonra hasat zamanı.

Ben genelde alakasız dergiler, kitaplar alır bakarım. Örneğin fotoğrafçılık… Makinem bile yok. Ama fotoğrafçıların nasıl düşündüğünü anlayabilmek isterim. Bu da hayatıma renk katar. Tanıdığım bir tasarımcı NatIonal GeographIc izlermiş, orada aslan ve kaplanlardan ilham almak için. Boks seyredin, futbol maçına gidin, domates ekin… Bunları yaparken daha önce açık olmayan sensörleriniz açılacak ve bu da sizi daha yaratıcı kılacak.

İnsan iki şeyin kıymetini sahibiyken bilmezmiş; sağlığı ve gençliği. Sağlıklı yiyin, düşünün, hareket edin, harcayın. Gençliğinizin de tadını çıkartın. Birkaç kilo fazla, biraz şöyle böyle derken zaman geçmesin. Bu arada küpünüzü de gençlikte akarken doldurun.