Vajinal gerçekler

Kadınsal gerçekler

Yonca Tokbaş

Yonca Tokbaş


Vajinal gerçekler

Şimdi bi kere önce kendimize dürüst olalım şekerim. Aslında bütün kadınların bildiği; ama kendinden bile sakladığı bazı gerçekler var.
Ha diyeceksin ki, ‘ayol gerçekleri bilince ne değişecek?’
İşte göğe ereceğiz filan herhalde.
Ay bi şey değişmeyecek tabii!
İlla bi şey olması için değil, yazmış olmak için yazıyorum hani.
Zaten bu yazı da bitince kendi kendini imha edecek.
Etsin e mi...
Bu dergi Elele, biz kadın dergisiyiz değil mi?
E kendi aramızda dökülüp saçılıyoruz yani.
Okuyun gülün geçin.
Çok düşünmeyin sakın.
Zaman hızlı geçiyor, vakit kaybetmeye
Değmez

Sorun 1: Güzellik
Biz niye sürekli güzel olmaya çalışıyoruz ki?
Kime beğendirmek için?
Erkeğimize!
Varsa olana, yoksa olası olana.
E tamam anladım yavrucuğum da, erkek dediğin hep senden daha güzelini bulma kabiliyetine sahip bi yaratık.
Pardooon, bulduğunun illa senden güzel olması da gerekmiyor.
Çirkin de olabiliyor ‘öteki’.
Ama tabii bize göre çirkin o.
Çünkü aranan güzellik, zeka filan değil.
Ama biz öyle olduğunu düşünmek istiyoruz.
Hani o daha doğru ya! Hayır işte doğru değil.
O öğretilmiş olan suni gerçek. İşin özü farklı tabii.
Alooo uyan şekerim uyan! Harbi harbi sarışının aptalı makbul.
E niye olmasın ki!
Daha açık söyleyeyim, beynin olmasa da olur ama gencecik bi vajinan varsa, bak
o ömre bedel!
Bilesin yani.

Sorun 2: Zeka

Vır vır vır zeka kusan bi kadın her erkeğe bela. Valla öyle.
Ben anlıyorum erkekleri aslında.
Bi kere zeki kadın başarılı oluyor; kariyer-çocuk-güzellik bermuda üçgeninin en mükemmelini yaptıkça yapıyor, adamcağızlar da ezikleşiyor.
(-cağız eki acındırmak için kullanılmıştır, vah vah!)

Sorun 3: Çıtırlık
Ennnn sana destek, sana aşık, sana ölen biten adamın bile -yaşı kaç olursa olsun- taze kan görünce totosu başı oynuyor. Doğal bi durum bu. Muş yani.
Baksanıza herrrkes bunu söylüyor.
E tamam yani doğal olunca kabul etmek zorundayız öyle mi?
Edemiyorum n’olcak şimdi?
Yaradılış ve biyoloji diye bi şey var kesin.
Bak bunu da anladık.
Anasını satayım anlamaktan bittik gari!
Ama kadın dediğin hayal dünyasında yaşamayı seviyor.
N’apcaz şimdi?

Sorun 4: Hayal dünyası
Ben masallar ve hayaller dünyasında yaşayan bi tipim.
Benim için hayat; romantik komedi!
Hatta Ku¨lkedisi benim de siz bilmiyorsunuz, o denli.
O prens beni seçti ve pek tabii sonsuza kadar mutlu mesut yaşayacağım.
Ben öyle inanıyorum. Nokta.
İnandığım zaman olur di mi?
Babam bana bıkmadan usanmadan:
“Kızım sen hayatı Amerikan filmleri gibi sanıyorsun, ama hayat film değil!” derdi sinir olurdum!
Ama işte senden büyük ve yaşamış tecrübeli birilerinin bi bildikleri var da söylüyorlar bunları.
İyi de sen de çocuksun o saatte, gerçeklere inanasın gelmiyor ki!
Hem ben hep iyi şeylere inanan bi insan olmayı seviyorum, sevdiğim için de iyi şeyler oluyor.
Ellemeyin beni!

Sorun 5: Annelik
Bak bak bak, erkek anası olarak yazıyorum bunları, sen erkek evladını ne kadar iyi eğittiğini ve bir kadına gül gibi koca yarattığını düşünürsen düşün,
bi öz var ki erkek çocukta, o öze ne yapsan yap boş! (Allah’ım beni affet bu gerçekleri yazdığım için. Amin.)
Hani özünde her erkek odun diyeceğim ama, demeyeyim diyorum, oduna ayıp neticede.
Anneyim utanmadan bir de!
Sen onu hayallerinin adamı olarak yetiştirmek için yırtın, ama o gitsin iki dişiyi bi yerde görünce sapıtsın!
Ay gel delirme! “Oğlum ben sana sadık olacaksın demedim mi!” desen de, nafile.

Sorun 6: Kocalık
Anneleri çok uğraşıp emek verdiği ve mürüvvetini görüp torun istediği için, erkekler de dengesizleşip ister istemez iyi koca ve aile babası filan olmak istiyorlar bi dönem tabii.
Ya da zaten erkeğe körkütük aşık olan kadın, onu o noktaya getiriyor.
Ama işte alışmadık totoda don durmuyor şekerim.
Adam bir süre sonra boğuluyor.
Adam ol, boğulma abi!

Sorun 7: Karılık
İyi ‘karı’ kabus gibi çöküyor adamın ruhuna.
Neden mi? E abicim kadın anne oluyor, kiloyu da veriyor, veremese de uğraşıyor, bakımlı, hala güzel, hala çalışkan, işi de var, para kazanıyor, ikinciyi de yapıyor,
gittikçe güçleniyor, pes etmiyor!
Kabus olmasın da ne olsun!
Dayanıyor yani kadın her zorluğa...
E başlıyor adam şişmeye.
Kendini kadından daha güçlü hissetmesi lazım oysa, ki doğası yerini bulsun.

Sorun 8: Şiddet
Haaa n’oluyor işte kadın güçlendikçe, adam ya dövüyor ya da psikolojik şiddete başlıyor.
Kadına iltifat yok, eleştiri had safhada, ne yapsa olmadı oluyor bi anda.
Kadınsa anlayamıyor olanı biteni.
Hayal dünyasındayız diyoruz ya, orada takılmış evladım.
E onun da doğasında anaçlık ve eğitmenlik var; kocasını eğitmek/düzeltmek/iyileştirmek istiyor, pes etmez ki kadın.
Herkes ters yönde gider oluyor yani...
E ne olacak şimdi?

Sorun 9: Rekabet
Kadın daha da çalışıyor; daha seksi daha güzel daha çalışkan olursa her şey düzelecek sanıyor.
Oysa yok öyle de olmaz.
Ya sus pus olması makbul ya da ne yapsa boş...
Oysa adamın keyif kebap!
Evde süper bi kadın var kendisine köle, sinmiş susmuş, bitap.
Dışarıda da yine adama kul köle olmaya hazır aynı hayal dünyasının ta başında olan kadın var sürüyle.
Ha o da olmadı paralı işçiler de var.
Bakın kimseye hakaret değil bu dediklerim, nitekim saygım sonsuz her dişiye!

Sorun 10: İkiyüzlülük
Bi sürü adamın bi ev bi sokak hayatı var.
Kimi adam bu ikili hayattan rahatsız oluyor; e annesi eğitmişti ya onu iyi adam olarak, ondan.
Ya daha sinirli oluyor, ya da fazla iyi.
Ama her iki şekilde de suni, ikiyüzlü bir hayat değil mi?
Adam da anasının iyi evladı ile içindeki erkek arasında, yani kadınlar arasında kalmış oluyor...
Bak gördünüz mü sorun yine kadında yani!
Kendimiz ettik, kendimiz bulduk öyle mi!

Sorun 11: Masumiyet
Nitekim gerçekler gizlendikçe güzel.
İkiyüzlülüklerdir ilişkilerdeki masumiyeti kaybettiren.
Bir kadın bekareti gittiğinde değil, inandığı masaldaki masumiyet gittiğinde ağlar...
İçten.