Evinizdeki renkler ruhunuza dokunuyor

Ruh haliniz, evinizin dekorasyonuna da yansıyor...

Evinizdeki renkler ruhunuza dokunuyor

Renklerin dili...
Kırmızı; endişe, kaygı, kızgınlık ve rahatsızlık gibi negatif duyguları uyandırdığı gibi mutluluk ve heyecan, ihtiras gibi olumlu duyguları da tetikleyebiliyor. Kırmızının çok yoğun kullanıldığı yatak odaları bu açıdan tehlikeli olabiliyor. Dozunda kullanılırsa ihtirası teşvik edebiliyor. Beyaz; temizlik, saflık ve barışı simgeliyor ancak çok fazla kullanılırsa insanı depresif de hissettirebiliyor. Psikolog Ayben Ertem, mobilyada beyaz kullanılacaksa renkli objelere de yer verilmesini öneriyor. Pembe; mutluluk veren bir renk, aynı zamanda sakinleştirici etkisi var. Oturma odası ve salonlarda kullanılması öneriliyor. Mor ve tonları sakinlik, dinginlik veriyor, uykuya rahat geçmeyi sağlıyor. Bu özelliğinden dolayı yatak odaları için düşünülebilir. Yeşil; doğada en yaygın bulunan, çok popüler bir renk... Teskin edici ve rahatlatıcı bir etkisi var ve göze çok hitap ediyor. Bakanı tazeliyor ve daha açık bir algıyla bakmayı sağlıyor. Evde bulunan yeşil bitkiler de teskin edici, rahatlatıcı etki sağlıyor. Yeşil, yatak odaları için önerilen renkler arasında yer alıyor. Kahverengi; çok bereketli bir renk.. Yeryüzünün, toprağın, ağaçların rengi olan kahverengi rahatlık, huzur, arkadaşlık ve sıcaklık duyguları uyandırıyor. Turuncu; davet, eğlence ve sosyalleşme ve aynı zamanda yaz rengi... Yazlık evlerin oturma odası ve salonlarında kullanıldığında misafirlerinizle keyifli sohbetler gerçekleştirebilirsiniz. Kırmızı, turuncu ve sarı tonları çabuk ve hızlı yemek yemeye ve bir an evvel kalkmaya neden olabilir. Bu nedenle yazlık evlerde yemek odası ya da mutfak için pastel renklerle beraber gerek mutfak dolaplarında gerek aydınlatmada kullanılırsa çok şık ve canlı oluyor. Ancak duvar rengini kırmızı ya da turuncu seçiyorsanız mutfak dolapları ve aksesuarlarda bu canlılığı bir miktar bastıracak renkler seçmelisiniz.

Yazı: Yaprak Çetinkaya / EvBahçe

Evinizi dekore ederken sadece renklerin birbiri ile uyumunu değil, ruh haliniz üzerindeki etkilerini de göz önüne alın. Böylece yatak odanızdaki mor tonları ile daha rahat uyuyabilir, yemek odanızdaki turuncularla daha neşeli sofralar kurabilir ve mutfağınızdaki mavi ile daha kolay diyet yapabilirsiniz.

Renklerin ruh hali üzerinde olumlu ve olumsuz etkiler oluşturduğu bilimsel olarak da kanıtlandı. Yapılan çalışmalarda araştırmacılar renklerin sinir sisteminin duygusal uyarılmadan
sorumlu bölümlerini direkt olarak etkilediğini gördüler. Psikolog Ayben Ertem, bu etkinin oluşumunu şöyle açıklıyor; “Gözlerimiz bir renge odaklandığında beynimizden, bizi fiziksel ve duygusal seviyede etkileyen çeşitli kimyasallar salınıyor. Örneğin kırmızı bir odadaysanız kalp atışları artıyor ve beyinde agresyon (engellenme halinde ortaya çıkan öfke ve saldırgan davranma eğilimi) ve yüksek enerjiyle ilişkili kimyasallar salınıyor, sarı renk ise serotonin denilen bir kimyasalın salınmasına sebebiyet vererek iyi hissettiriyor.” Psikolog Ertem özel ilgi alanı olan renkler konusunda bizi aydınlattı.

Eviniz kişiliğinizi yansıtıyor
Psikolog Ayben Ertem, renk ve desenlerin seçiminin, evin ve odaların durumuna, mobilya, perde ve hatta tablo seçimine göre olduğu kadar ev sahibinin beklentilerine ve kişiliğine göre de değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Ertem sözlerini şöyle sürdürüyor: “Dekorasyonda neyi ön plana çıkarmak istiyorsanız diğerlerini tamamlayıcı olarak düşünmelisiniz. Örneğin
salonda çok çarpıcı mobilyalar varsa duvar rengi ve kilim çok çarpıcı renklerde olmamalı. Ya da çok çarpıcı büyük ve karışık desenli tablolar varsa duvar rengi ve kilim seçimi daha
sade olmalı. Eğer çok sade mobilyalardan oluşan fazla tablo olmayan, perde renkleri fazla çarpıcı olmayan bir salonsa o zaman duvar ve kilim renkleri çok çarpıcı olabilir. Böylece
gözler tek bir noktaya odaklanabilir.” Renklerin biraz da odanın büyüklüğüne ve ortamın ne kadar ışık aldığına göre de seçilmesi gerekiyor. Karanlık odalarda, genellikle kırmızı ve tonlarını kullanmak odayı ferahlatıyor. Oturma odaları ve koridorlar için de kırmızı çok iyi bir seçim olabiliyor. Çok fazla güneş ışığı alan büyük camlı odalarda ise ışığı biraz kırmak için koyu renkler öneriliyor. 

Dışa dönük insanlar turuncu seviyor
Bir ev ya da ofis tasarlarken seçilen renkler kişilik özelliklerinden de etkileniyor. Dışa dönük yapıdakiler daha çok kırmızı, turuncu, sarı gibi renklerden hoşlanırken, içe dönükler mavi gibi sakinleştiren, nabzı düşüren fazla uyarmayan renkleri tercih ediyorlar. Yine dışa dönük olanlar büyük camlı ve geniş oturma grupları olan yerlerden ve o tür ofislerde çalışmaktan hoşlanırken, içe dönükler daha küçük evlerden, küçük ofislerden, büyük oturma grupları yerine tekli koltukların olduğu ‘home office’ tarzı yerlerden hoşlanıyorlar. 

Mantıklılar teknoloji istiyor
Çabuk sinirlenen insanların kırmızının yoğun olduğu ortamlarda daha fazla tetiklendiği yapılan çalışmalarda gösteriliyor. Rahat olmayı seven sakin insanların tercihi daha sıcak renkler
ve toprak tonları oluyor. Ayrıntılarla çok fazla uğraşanlar maviler, griler ve siyah-beyazları tercih ediyor. Duygusal insanlar daha çok sıcak renkler ve ahşap mobilyalar kullanıyor.
Mantıklarıyla hareket eden kişiler ise daha donuk renkleri, daha modern ve ileri teknoloji ürünleri kullanıyor.