Bir Japon doktorun gözünden: 105 yıl nasıl yaşanır?

Uzun yaşamın sırrını kendi hayatında kanıtlayan ve 105 yaşında hayatını kaybeden Japon doktor, insanlığa 12 maddeden oluşan bir uzun yaşam rehberi miras bıraktı.

Bir Japon doktorun gözünden: 105 yıl nasıl yaşanır?
Özge Çolak

Özge Çolak


Dr. Shigeaki Hinohara, pek çok açıdan olağanüstü bir hayat sürdü. Öncelikle, Japon doktor ve uzun yaşam uzmanı tam 105 yaşına kadar yaşadı.

2017 yılında hayatını kaybettiğinde, Tokyo’daki St. Luke’s Uluslararası Üniversitesi’nin onursal başkanı ve St. Luke’s Uluslararası Hastanesi’nin fahri başkanıydı.

Belki de en çok “Uzun Yaşa, İyi Yaşa” adlı kitabıyla tanınan Hinohara, Japonya’nın uzun yaşamda dünya lideri olmasına katkı sağlayan önerilerde bulundu. Bu tavsiyelerin bazıları oldukça sezgiseldi, bazıları ise pek de beklenmeyen türdendi. İşte 105 yaşında hayata veda eden Japon doktordan 12 maddelik uzun yaşam reçetesi....

1. İyi beslenin.

Uzun yaşayan herkesin ulusu, ırkı veya cinsiyeti fark etmeksizin ortak bir özelliği var. Hiçbiri fazla kilolu değil. Ben kahvaltıda kahve, bir bardak süt ve içinde bir kaşık zeytinyağı olan biraz meyve suyu içiyorum. Zeytinyağı hemdamarlar için çok faydalı hem de cildimi sağlıklı kılıyor. Öğle yemeğinde ise süt ve birkaç kurabiye yiyorum. Meşgul olduğumda ise hiçbir şey yemem. İşime meşgul olduğum için hiç açlık hissetmem.

Akşam yemeğinde sebze, biraz balık ve pilav yerim. Haftada iki kez de 100 gram yağsız et yerim.

2. Kısa yolu tercih etmeyin.

Sağlıklı kalmak için her zaman merdivenleri tercih edin ve kendi eşyalarınızı kendiniz taşıyın. Ben kaslarımı harekete geçirmek için basamakları ikişer ikişer çıkarım.

3. Gençlik enerjinizi yeniden keşfedin.

Enerji kendinizi iyi hissetmekten doğar. İyi yemek yemekten ya da çok uyumaktan değil. Çocukluğumuzu hatırlayalım. Eğlenirken çoğunlukla yemek yemeyi ya da uyumayı unuturduk. Bu davranış biçimini yetişkinler olarak da sürdürebileceğimize inanıyorum. Bedeni öğle yemeği ya da uyku saati gibi kurallarla yormamak en iyisi.

4. Kendinizi meşgul tutun.

Her zaman ilerisi için plan yapın. Benim ajandam şimdiden 2014'e kadar yani 5 yıl sonrasına kadar derslerle ve olağan hastane işlerimle dolu.

5. Meslek ahlakınız olsun.

Emekli olmaya asla gerek yok. Ama emekli olmanız gerekiyorsa bu 65 yaşından çok sonra olmalı.

6. Topluma katkı sağlamaya devam edin.

Uzun yaşamak harika bir şey. 60 yaşınıza kadar aileniz için çalışmak ve amaçlarınızı gerçekleştirmek kolay. Ama 60'tan sonra topluma katkı sağlamak için çalışmalıyız. Ben 65'imden beri gönüllü
olarak çalışıyorum.

7. Sahip olduğunuz bilgiyi yayın.

Bildiğiniz şeyi paylaşın. Ben yılda 100 ilkokul çocuğuna ve 4500 iş insanına toplamda 150 ders veriyorum. Genellikle 63 ile 90 dakika boyunca ayakta durup konuşuyorum güçlü kalmak için.

8. Diğer disiplinlerin de değerlerini öğrenin.

Bilim tek başınayken insanları iyileştiremez ya da onlara yardım edemez. Bilim bizi bir arada kılar fakat hastalık bireyseldir. Her insan benzersizdir ve hastalıklarının kendi gönüllerinde bir yeri vardır. Hastalığı bilmek ve insanlara yardım edebilmek için yalnızca tıbbi bilimlere değil, sosyal bilimlere ve görsel sanatlara da ihtiyacımız var.

9. Kalbinizin sesini dinleyin.

Bir doktor size bir test yaptırmanızı ya da ameliyat olmanızı önerdiğinde böyle bir prosedürü kendi eşine veya çocuğuna tavsiye edip etmeyeceğini sorun. Genel kanının aksine doktorlar herkesi tedavi edemez. O halde neden gereksiz operasyonlarla acı çekesiniz? Ben müziğin ve hayvan terapisinin doktorların hayal edebileceğinden daha çok işe yarayabileceğini düşünüyorum.

10. Materyalizme direnin.

Maddi şeyleri biriktirmek konusunda deli olmayın. Unutmayın, sıranın ne zaman size geleceğini bilmiyorsunuz ve maddi şeyleri yanınızda götüremeyeceksiniz.

11. İlham kaynaklarınız olsun.

Bir rol model bulun. Onların yapabildiğinin de üzerine çıkmaya çalışın. Babam 1900'de Dük Üniversitesi'ne ABD'ye gitti. Kendisi öncü bir kişi ve benim kahramanımdı. Ardından başka yaşam rehberleri de buldum ve ne zaman sıkışsam bu problemle onlar nasıl başa çıkardı diye kendime sordum.

12. Eğlenmenin gücünü asla hafife almayın.

Acı esrarengizdir ve onu unutmanın en iyi yolu eğlenmektir. Mesela bir çocuğun dişi ağrıyorsa onunla bir oyun oynamaya başlarsınız ve anında ağrısını unutur. Hastaneler insanın temel ihtiyacını karşılamalıdır. Hepimiz eğlenmek istiyoruz. Bizim S. Luke Hastanesinde müzik, hayvan terapisi ve sanat derslerimiz var.