Nova Norda ilk albümü ‘Paralel Evrende Dünya Tarihi’

Tarihin taşlarını yerinden kaldıran, farklı bir tarihe kapı açan bir yeni albümle tanışıyoruz. Geçmiş ve gelecek yeniden yazılabilir mi, bilinmez; ama Nova Norda müziğiyle kendi hikayesini anlatmakta fazlasıyla iddialı.

Nova Norda ilk albümü ‘Paralel Evrende Dünya Tarihi’

Röportaj: Baran Alışkan
Fotoğraf: Deniz Özgün

Sevdiği işi yapabilen biri olarak, bugünü varış noktası olarak kabul edersek; kariyer yolculuğunuzun müziğinizdeki etkisi nasıl oldu?
Kurumsal kariyerimi bırakmak ve müzisyen olmaya karar vermek, kendimi tanıma yolunda farkında olmadan attığım en büyük adım oldu. Şu anki mesleğim, önceden olduğu gibi birtakım görevleri tamamlayıp yöneticime sunmaktan ibaret değil. Sürekli olarak, başımdan geçen olaylardan duygularımı süzüp, dürüstçe bestelere dökmeye gayret etmem gerekiyor. Hislerimi iyice anlamam gerekiyor ki bir ömür o şarkıları söylerken sözlerimin arkasında durabileyim. Kendi başıma neysem, şarkıları yazarken de sahnedeyken de o kişi olmaya gayret ediyorum. Bence bu meslek, içten olmadıkça uzun yıllar sürdürülebilecek bir meslek değil. Kendi içine dönüp bakmaya cesaret edebilenler için inanılmaz bereketli yanları var. Benim için müzisyenlik, sadece bir kariyer değil; kendi duygularıma dair bir okur-yazarlık kazanma yolculuğu gibi.

Durmaksızın üretebilmenin ve bu sırada tekrara düşmeden yenilenmenin, çok sevilen şarkılara imza atmanın formülü nedir?
İnsan olmak hiç kolay değil. Uygar tarafımızla ilkel tarafımız sürekli bir mücadele içinde ve yaşadığımız her olay, bu mücadelenin neresinde olduğumuza dair acayip ipuçları veriyor bize. Ben de bu ipuçlarını bestelere çevirmeye çalışıyorum. Hangi sound bu hisleri ifade etmemi en iyi destekleyecekse, o tarzı denemek istiyorum. İnsan oluşumu anlamaya çalışırken, bu çabaya eşlik edebilecek melodiler yaratmaya çalışıyorum. Sanırım dinleyenler de bu kombinasyonu seviyorlar.

Yeni albümünüz ‘Paralel Evrende Dünya Tarihi’ sahip olduğu hikayesiyle heyecan uyandırıyor. Albümün hikayesini sahibinden dinlemek istiyoruz ve incelediği soruyu yeniden soruyoruz: ‘Dünya tarihi başka türlü yaşansaydı, daha güzel bir dünya mümkün olur muydu?’
Albümün çıkış noktası bu olmasına rağmen, belki ironik olacak ama bence olmazdı. Yani, tarih başka türlü yaşanamazdı. Bugün bulunduğumuz nispeten vicdanlı noktaya gelebilmek için zulüm dolu geçmişlerimizden utanmak zorundaydık belki. Buna rağmen, hala insanlık tarihinin çok başında olduğumuzu düşünüyorum. Hala aşamadığımız o kadar basit problemler var ki aklım almıyor. Gelecekte daha uygar, daha sevgi dolu bir dünya var olabilecekse, o dünyayı bizim aksiyonlarımız yaratacak diye düşünüyorum. Yani daha iyi bir dünyanın tarih kitabını biz yazıyoruz gibi. Albüm de buradan çıkan bir metafor aslında. Dünyadaki tüm problemlerin, bizim kendimizle barışamayışımızdan kaynaklandığına inanıyorum. Tüm şarkılar, farklı açılardan kendimizle barışma meselesini inceliyor bu nedenle.

Güney Asya’daki bir imparatordan Osmanlı yeniçerilerine, Eski Mısır’dan yaşanmamış geleceğe uzanan bu albüm, sizin ve müziğiniz için nasıl bir kilometre taşı olarak anılacak? Bu albümle birlikte nasıl bir Nova Norda ile buluşuyoruz?
İnanın bunları hiç öngöremiyorum. Geleceğe dair beklenti içinde olmak yerine, o sırada beni heyecanlandıran işlere odaklanıp, sonra onların neye dönüştüğünü izleyip, yer yer gururlanıp şaşırmayı seviyorum. Bu albüm, ‘trendy görünecek ve piyasaya uygun işler yapmak yerine; beni entelektüel olarak canlandıracak bir proje yapmaya gayret edersem, acaba neler yaşarım?’ gibi bir meraktan doğdu. Şu ana kadar, Nova karakterini tarih içerisinde yolculuk ettirmek ve geçmişi değiştirmesini izlemek çok eğlenceliydi. Gerisini heyecanla bekliyorum.

“Sevmezlerdi ezberin tersine gideni. Bense bundan daha seksi bir şey görmedim.” - ZORBA