“DNA’nıza zihniniz olmadan talimat verin”

Radia Gelişim Yaşam Koçu Esra Erdoğan, zihin olmadan DNA'ya yön verme önerilerinde bulunuyor.

“DNA’nıza zihniniz olmadan talimat verin”

Esra Erdoğan 
Radia Gelişim Yaşam Koçu

Sürekli ‘zihnim yorgun’ mesajı veriyoruz yaşarken. Gerçek şu ki uzmanlara göre zihnimizin baskısı altındayken yeniliğe açık olamıyoruz. Bilim dünyasına baktığımızda ise DNA’mızın telepatik olduğu ve bulunduğu ortamı değiştirdiği ispatlanmış. Radia Gelişim Yaşam Koçu Esra Erdoğan, ailelerimize, işimize, özel hayatımıza dair bağımlılıklarımızın, kırgınlık ve öfkemizin DNA’nın hasarına sebep olduğunu belirtiyor. Bunu zihinde kalarak değiştiremeyeceğimizi ifade eden Erdoğan, bu noktada yolunda gitmeyen ilişkilerin özgürleşmesi, gelecekten, yalnızlıktan, bolluktan, ölümden dolayı olan korkuları yenmek gibi talimatları DNA’mıza vermemiz gerektiğine işaret ediyor. Erdoğan şöyle devam ediyor: “Ne zaman kendimizi iyi hissetsek, başarılı bir işimiz, güzel giden bir ilişkimiz, huzurlu bir hayatımız olsa orada aynı zamanda zihnin sabote enerjileri de vardır. Bunları kaybetmekten korkan bir bilinçaltı geliştiririz. İşte bu bilinçaltı zihin tarafından yönetilir ve bizlerin bilinç üstüne çıkmamıza müsade etmez. Daima yetersizlik enerjisiyle yönetimi ele alması sebebi ile hafif, andan keyif alan, başına her ne gelirse gelsin kendi hayrına olduğunun bilincinde olmamızı istemez. Neden? Çünkü onun hükmü biter. O zaman 21 gün neye niyet ederek olmasını istiyorsak öncelikle bunu zihin olmadan yapmalıyız.”

Hücrelerinizi hayal etme seansı!
30 dakikalık bir nefes çalışmasının 10 dakikası sadece nefes alıp veriyorsunuz. Sonraki 20 dakika ise bedeninizde canlı, yaşam özü dolu bir hücreyi seçiyorsunuz ve onu gözünüzde canlandırıyorsunuz. Sadece bedeninizde yeni doğmuş bir bebek hücreyi hayal edin. Sonra sadece ona nefes alıyorsunuz. O diğerlerine örnek olacak hücre oluyor ve diğerleriyle iletişim kuruyor; çünkü bedenimizde bazı hücrelerin birbiriyle iletişimi kopuk, bu nedenle rahatsızlıklar oluşuyor ya da oluşmasa bile o hücreler tam kapasite çalışmıyor. Siz sadece yeni doğmuş bebek gibi  pırıl pırıl yeni enerjili bir hücre hayal edip nefes alıyorsunuz. Bu bedeninize harika bir temizlik sağlıyor. Siz bu arada şöyle talimat veriyorsunuz: “Yaşamımda bana uygun olmayan her şeyin gitmesine izin veriyorum, yeni olanın gelmesine izin veriyorum ve eskiye de yol veriyorum. Yeni her zaman muhteşemdir. Ben şifanın kendisiyim. Bu deneyimden geçmeye ve şifaya izin verdim. Artık özgürüm.”