Sinirinizi yönetmek: Öfkenizi ne tetikler ve nasıl başa çıkılır?

Siniri yönetmek, bir insanın kişisel gelişim yolculuğunda karşılaşabileceği en büyük zorluklardan biri olabilir.

Sinirinizi yönetmek: Öfkenizi ne tetikler ve nasıl başa çıkılır?

Sinirlenmek sıra dışı bir durum değildir ve insanların uyaranlara karşı toleransının düşük olduğu yaygın bir duygusal durumdur. Bu onların küçük şeylerden kolayca rahatsız olmasına veya üzülmesine neden olur. Ek endişe, kötü uyku ve hormonlardaki değişiklikler buna neden olabilecek şeylerden bazılarıdır.

Sinirli olmak, daha güçlü tepki vermenize neden olabilir, sizi daha hassas hale getirebilir ve stresi ve hayal kırıklığını kötüleştirebilir.

Uzun süre çok sinirli olmanız enfeksiyon, diyabet, anksiyete veya depresyon gibi fiziksel veya zihinsel sağlık sorununuz olduğu anlamına gelebilir. İnsanlar sinirli olmanın yanı sıra odaklanma sorunu yaşayabilir, terleyebilir, hızlı kalp atışı yapabilir veya sığ nefes alabilirler.

Bu yazı insanları neyin sinirlendirdiğini, neyin sinirlendirdiğini ve bununla nasıl sağlıklı bir şekilde başa çıkılacağını anlatıyor.

NEDENLERİNİ ANLAYARAK SİNİRİ YÖNETMEK

Yaşam stresi

İş, ilişkiler veya diğer yükümlülüklerden kaynaklanan günlük yaşamın baskıları zihinsel bant genişliğimizi biriktirebilir ve tüketebilir. Aynı anda çok fazla uygulamanın çalıştığı bir bilgisayar gibi, beyniniz de performans düşmeye başlamadan önce ancak bu kadarını kaldırabilir. Bu zihinsel aşırı yük sıklıkla sinirlilik olarak kendini gösterir ve kendinizi bunalmış hissetmenize ve duygusal patlamalara daha yatkın olmanıza neden olur.

Uyku kalitesinin etkisi

Uykunuzun kalitesi ruh halinizi önemli ölçüde etkiler. Kronik uyku yoksunluğu sinirliliği daha da arttırabilir ve en küçük rahatsızlıkların bile aşılmaz hale gelmesine neden olabilir. Bireysel ihtiyaçlar farklılık gösterebileceğinden, sabit bir saat sayısına bağlı kalmak yerine, dinlendirici bir uyku hedefleyin.

Endişe

Kaygı genellikle iş yerindeki sorunlar, sınavlara çalışmak veya hayatınızdaki büyük değişiklikler gibi yaşamdaki stresli olaylar nedeniyle başlar. Bu tür kaygı genellikle üzücü durum sona erdiğinde ortadan kalkar, ancak uzun süre devam eden veya daha da kötüleşen kaygı, günlük işleri yapmayı, verimli çalışmayı ve diğer insanlarla geçinmeyi zorlaştırabilir.

Bir kişinin en az altı ay boyunca aşırı kaygı belirtileri göstermesi durumunda, genelleştirilmiş kaygı bozukluğu (GAD) tanısı konulabilir:

  • Sinirlilik
  • Hızlı kalp atımı
  • Sığ nefes alma
  • Kas gerginliği
  • Konsantrasyon zorluğu
  • Uyku bozuklukları
  • Potansiyel panik ataklar

 

Panik ataklar, görünürde bir tetikleyici olmaksızın ani ve yoğun bir korkuyu içerir; bu da sizi bunalmışlık ve sinirlilik duygularını artırabilecek potansiyel tetikleyicileri öngörmeye ve bunlardan kaçınmaya yönlendirir.

Fobi bozuklukları

Fobi bozukluğu olan kişilerin belirli şeylere, kişilere veya durumlara karşı güçlü korkuları vardır veya bunlardan hoşlanmazlar. Fobik uyaranı gördüğünüzde veya düşündüğünüzde bu durum sizi bunalmış, korkulu veya çok öfkeli hissettirebilir.

Fobi bozukluğu olan kişiler uçma, yükseklik, iğnelenme, kan, dışarıda olma, diğer insanlarla etkileşimde bulunma ve köpek ya da yılan gibi bazı hayvanlarla etkileşime girme gibi pek çok şeyden çok korkabilir veya kaygı duyabilirler.

Düşük kan şekeri

Hipoglisemi (düşük kan şekeri) gibi fiziksel sağlık sorunları da ruh hallerini ve bilişsel işlevleri etkileyebilir ve özellikle diyabeti yöneten bireylerde kaygı, baş dönmesi ve sinirlilik olarak kendini gösterebilir.

sinir

SİNİRİ YÖNETME STRATEJİLERİ

İşaretleri tanıyın

Sinirli hissettiğinizi kabul etmek, bunun etkisini hafifletmeye yardımcı olabilir. Bu duyguları göz ardı etmek yerine onları tanımlayıp anlatmak onların yoğunluğunu azaltabilir.

Nefes alma teknikleri

Derin nefes egzersizleri akut sinirlilik ile başa çıkmanıza yardımcı olabilir. Yavaş, kasıtlı nefesler kortizol seviyelerini düşürebilir ve stresin fiziksel semptomlarını azaltabilir.

Mola vermek

Bunaldığınızda kısa molalar zihinsel enerjinizi canlandırabilir. Yürüyüş yapmak veya sakinleştirici müzik dinlemek gibi basit aktiviteler etkili olabilir.