Uzun ömrün sırrı: Daha sağlıklı yaşam için daha az öfke!

Herkes sağlıklı kalma konusunda endişe duyuyor, ancak neden yaşamı değerli kılmanın en iyi yolunun sadece fiziksel sağlığa odaklanmak olmadığı söyleniyor?

Uzun ömrün sırrı: Daha sağlıklı yaşam için daha az öfke!

Geleneksel Çin tıbbı, çeşitli hastalıkların olumsuz duygularla yakından ilişkili olduğuna inanmaktadır ve modern tıp, bunun doğruluğunu giderek daha fazla kanıtlamaktadır. Kötü duygular vücudun bağışıklığını azaltabilir, sağlık üzerinde çok zararlı bir etkiye sahip olabilir ve bunların yıkıcı gücü hayal gücünüzün çok ötesindedir.

ÖFKENİN SAĞLIĞINIZI ETKİLEME NEDENLERİNDEN BAZILARI

1. Azalan bağışıklık

Kızgın olduğunuzda, gergin olduğunuzda veya başka olumsuz duygular yaşadığınızda dopamin, kortizol salgılanmasını uyaracaktır. Kortizol aşırı salgılanırsa bağışıklık sisteminin çalışmasına engel olur ve vücudun direncini azaltır. Bağışıklık sistemi yabancı maddeleri vücuttan atamadığında enfeksiyona açık hale gelir ve hatta mutasyona uğramış hücreleri tanıyamaz, bu da hastalık riskini artırır.

2. Kalp ve beyin için risk

Öfkelendiğinde insan vücudundaki büyük miktarda kan kafada yoğunlaşır ve bu da beyin damarları üzerindeki baskıyı artırır. Bu esnada kanda daha az oksijen ama daha fazla toksin bulunur ve bu durum beyin hücreleri için “zehir” olarak değerlendirilebilir ve ağır vakalarda beyinde kanamaya bile yol açabilir.

Kafada büyük miktarda kan yoğunlaştığında, kalbe giden kan yetersiz kalır ve bu da kolaylıkla kalp kaslarında oksijen eksikliğine neden olabilir. Kalp, vücudun işleyişini sürdürmek için iki kat daha fazla çalışacak ve bu da kalbin aşırı yüklenmesine neden olacaktır. Kalp atış hızı artacak ve aritmi (düzensiz kalp atışı) meydana gelebilir.

3. Mide yaralanması

Duygusal olarak heyecanlandığınızda kan diğer organlara akar, mideye giden kan akışı azalır, bu da mide zarını koruyan mukus miktarının azalmasına yol açarak sağlığınızı etkiler. Öfkelendiğinde iştahınızı kaybetmek de kolaydır, bu da mide asidini nötralize eden yiyeceklerin azalmasına ve mide asidinin göreceli olarak artmasına neden olur.

4. Yorgun akciğerler

Öfkelendiğinizde nefes alma hızınız artar, hatta bazen hiperventilasyon noktasına kadar. Bu, akciğerlerdeki küçük hava keselerinin (alveoller), kasılıp gevşemeye vakit kalmadan sürekli olarak genişlediği anlamına gelir; bu da akciğerlere çok fazla yük bindirir ve sanki nefesiniz tükeniyormuş veya nefesiniz kesiliyormuş gibi hissetmenize neden olabilir.

5. Endokrin bozukluğu

Araştırmalar duyguların endokrin sistemi de büyük ölçüde etkilediğini buldu. Sık sık öfkelenmek endokrin sisteminizi bozar ve meme kanserine yakalanma olasılığınız da artar.

Üreme sistemi ve endokrin sistemi en yakından ilişkilidir. Daha duygusal olma ve kolayca öfkelenme eğiliminde olan kadınlar, düzensiz menstruasyona, rahim miyomlarına ve diğer hastalıklara neden olan endokrin bozuklukları yaşayabilir.

ÖFKEYİ ÖNLEMENİN YOLLARI

Sık sık öfkelenen kişilerin hastalanma olasılığı daha yüksektir. Yani öfkelenme olasılığını azaltmak, daha az hastalığa neden olur ki bu da sağlıklı kalmanın en pratik kuralıdır. Öfke sadece karakterden kaynaklanmaz, aynı zamanda fiziksel faktörlerden ve mevsimlerden de etkilenebilir.

Kolayca sinirlendiğinizi fark ederseniz duygularınızı düzenlemek için aşağıdaki yöntemleri deneyin.

1. Güneşin tadını çıkarmak

Modern araştırmalar güneşe maruz kalmanın vücuttaki serotonin sentezini artırdığını ve serotoninin insanları mutlu ve rahat hissettirebildiğini buldu. Güneşlenmek için dışarı çıkmak ve doğal manzarayı izlemek kendinizi neşeli hissetmenize yardımcı olabilir. Bu nedenle uygun miktarda açık hava etkinliği çok önemlidir.

2. Sık sık gülümseyin

Gülümsemek insanın en güzel dilidir. Olumsuz duygularımızı hafifletebilir. Sadece gülümseyen bir ifade bile zihni rahatlatan fiziksel değişikliklere neden olabilir.

Sık sık sinirlenen insanlar kendilerine gülümsemeye devam etmeleri gerektiğini hatırlatabilirler. Bu alışkanlığı geliştirdikten sonra öfkelerini etkili bir şekilde kontrol edebilir, öfkelenme sıklığını azaltabilir ve fiziksel sağlıklarını geliştirebilirler.