İlkokula başlangıçta sizi ve çocuğunuzu neler bekliyor?

İlkokul, çocukların hayatında önemli bir yer tutan akademik merdivenlerin ilk basamağı. Anne-babaların heyecanla beklediği bu süreç kimi zaman şaşırtıcı bir hal de alıyor. Okula başlama aşamasında sizi bazı sürprizler bekliyor.

İlkokula başlangıçta sizi ve çocuğunuzu neler bekliyor?

POZİTİFLER
1. “Yaşasın ilkokul” diyenler
Sosyal ve duygusal gelişimi iyi olan, okula hazır çocuklar ilk günlerden itibaren hemen eğitim sürecine adapte olarak aileleri şaşırtabiliyor. Anaokulu ortamını basit bulan çocuklar, ilkokula başladıklarında kendilerini farklı, büyümüş ve yeterli hissediyor. 

2. Özgüveni gelişenler
Kendi yeterliliklerinin farkına varan çocukların özgüveni, sınıf ortamında daha da gelişiyor. Yapabilecekleri konusunda daha kararlı oluyorlar.

3. Hemen arkadaş edinenler
Anaokulunda arkadaş sorunu yaşayan çocuğunuz, ilkokulda sizi şaşırtabilir. Okul öncesi eğitim kurumlarında popüler olmayan, arka planda kalan kimi çocuklar ilkokula geçince birden arkadaşları tarafından çok sevilir hale gelebiliyor. 

4. “Büyüdüm ben” diye düşünenler
İlkokula başlamak çocuklarda “Ben büyüdüm” düşüncesiyle sorumluluk duygusunun gelişmesini sağlayabiliyor. Böylece sorumluluk gerektiren diğer alanlarda da davranış değişiklikleri olabiliyor.

5. Çerçevenin çizilmesini isteyenler
Baskıcı bir disiplin değil ama kuralların belli olduğu, çerçevenin çizildiği ortamlar çocukların gelişimine olumlu katkı yapıyor. Bazı çocuklar için belirlenmiş kuralların olması kendi yeterliliklerini ön plana çıkarmada bir araç olabiliyor. 

Anne-Babalar ne yapmalı?
Uzman Nurten Aydın, okul hakkında çok fazla olumlu ya da olumsuz geribildirimden kaçınılması gerektiğini vurgulayarak anne-babalara şu önerilerde bulunuyor: 
• Bir çocuğun ilkokula başlaması onun hayatındaki en önemli basamaklardan biri. Sosyal ve akademik anlamda birçok yenilikle tanışan çocukların bu değişikliği anlaması gerekiyor. Çocuğun ihtiyacı olan şey ise aile ve okul tarafından anlaşılabilmek. 
• Çocuğunuzu dinleyin ve anlamaya çalışın. 
• Karşılaştığı sorunların çözümü için öneride bulunmayın, onun fikir yürütmesini sağlayın. ‘Tuvaletin geldiyse öğretmenine söyle!’ demek yerine “Tuvaletin gelince ne yapabilirsin?” gibi sorularla çözüme götüren davranışa kendisi ulaşabilir. 
• Okulla ya da çocuğun okuldaki performansıyla ilgili beklentilerinizi çocuğa yansıtmayın. 
• Öğretmenle iyi bir iş birliğine girin. 
• Okuldan ağlayarak geldiğinde ‘Bebek misin? Ağlama!’ demek doğru değil. Motive edici cümleler kurun. 
• Okulla birlikte başlayan sıkıntılar üç haftayı aşkın bir süre devam ederse bir uzmana danışmak gerekir.Yazı: Halime Sürek Kahveci

Kreşe ve anaokuluna gitmiş olsa bile ilkokul, çocuğunuz için bambaşka bir deneyim! Kendinizi hatırlayın; artık oyun daha az, sorumluluklar daha fazlaydı ve sizi sürekli kucaklayıp öpen değil, öğrenmeniz için yönlendiren bir öğretmenle birlikteydiniz. Her şey biraz ürkütücü görünüyordu. İşte şimdi sizin gözünüzde belki de hala bir bebek olan yavrunuz aynı deneyimi yaşamak üzere... Üstelik sizin çocukluğunuzdan bugüne eğitim sisteminde çok şey değişti. Kısacası sürprizlere hazırlıklı olmak lazım. An Eğitim ve Aile Danışmanlık Merkezi’nden Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı Nurten Aydın’a, “Bu yıl çocukları ilk kez okula giden anne-babaları neler bekliyor?” diye sorduk. O da beş olumsuz, beş olumlu sürprizi sıraladı. 

NEGATİFLER
1. Uyum sorunları

Değişik bir ortama, anaokulundan farklı, daha büyük bir yapıya ve kurallı bir okul hayatına başladığı için çocuklarda uyum problemleri görülebiliyor. Bu problemlerin kendini gösterme şekli ise arkadaş edinmede ya da öğretmenle iletişimde görülen zorluklar. Genellikle anaokulu öğretmenleri ile daha sıcak, yakın bir ilişki kurabildiği için çocuk, ilkokulda da aynı beklenti içinde olabiliyor. Doğal olarak çeşitli kuralları olan bir sınıfta bu ilişkiyi göremeyince öğrencide uyum sıkıntısı başlayabiliyor. Anne-babalar “Bu çocuk anaokulunda böyle değildi” diyebilir. Değildi çünkü anaokulunda hem ilişkiler hem de okulun fiziksel ortamı farklıydı.

2. Ödev yapmada zorluk
Çocuklara küçük yaşlardan itibaren yapabilecekleri işler verilmediği için sorumluluk duygusu gelişmiyor. Okul döneminin en önemli sorumluluklarından biri de ödev... Gelişmeyen bu duygu nedeniyle çocuklar özellikle okulun ilk aylarında ödev yapmakta zorlanıyor. Bunun yanı sıra, 40 dakika sınıfta oturmak, parmak kaldırarak konuşmak da birer sorumluluk. Bu tür kurallı davranışların yerine getirilmesinde de çocuklar sıkıntı yaşayabiliyor.

3. Popüler çocuk sendromu
Bazı çocuklar anaokullarında esprili yanlarıyla ya da farklı özellikleriyle sivrilip arkadaşları arasında popüler bir konuma geliyor. Ancak ilkokul çağında diğerleriyle eşit olup kendini gösteremeyince bu çocuklarda özgüven sorunu baş gösterebiliyor. Okul ortamında aradıklarını bulamamalarının sonucunda duygusal sıkıntılar olabiliyor.

4. Evde agresif davranışlar
Özellikle sosyal gelişim ve özgüven eksikliği yaşayan, içe kapanık olan çocuklar, okul ortamlarında yaşadıkları sıkıntıyı evde agresif davranışlar olarak sergileyebiliyor. Ebeveyn okula gidip öğretmenle konuştuğunda çocuğunun son derece sakin olduğunu duyabiliyor. Ama aynı çocuk evde, ortalığı kasıp kavuruyor. Bunun nedeni çocuğun okulda yaşadığı sıkıntıyı bastırmaya çalışması. 

5. Disiplin sorunları
Anaokullarındaki rahat ortama alışan çocuklar, olmadık yerde ağlama, isteklerini ağlayarak dile getirme, tırnak yeme, alt ıslatma, huzursuzluk gibi davranışlarla kendini gösteren disiplinle ilgili sıkıntılar yaşayabiliyor.

Özellikle sosyal gelişim ve özgüven eksikliği yaşayan, içe kapanık olan çocuklar, okul ortamlarında yaşadıkları sıkıntıyı evde agresif davranışlar olarak sergileyebiliyor.