Tofu yemenin sağlığa 5 faydası

Tofu yaklaşık 2000 yıl önce Çin'de ortaya çıktı. Çin'de ve diğer birçok Asya ülkesinde mutfağın geleneksel bir bileşenidir. Modern Batı mutfağında bazen et yerine geçen bir ürün olarak kabul edilir.

Soya peyniri olarak da bilinen tofu, soya sütünün pıhtılaştırılması ve ardından elde edilen lorların değişen yumuşaklıkta katı beyaz bloklar halinde preslenmesiyle hazırlanan bir gıdadır; ipeksi, yumuşak, sert, ekstra sert veya süper sert olabilir.

Tofunun hafif bir tadı vardır, bu nedenle hem tuzlu hem de tatlı yemeklerde kullanılabilir. Yemeğe ve tatlarına uyacak şekilde sıklıkla baharatlanır veya marine edilir ve süngerimsi dokusu nedeniyle tatları iyi emer.

TOFU YEMENİN SAĞLIĞA 5 FAYDASI

1. Besin Açısından Zengin

Tofu çok çeşitli besinler sağlar. Besleyici olarak tofunun kalorisi düşüktür ancak nispeten büyük miktarda protein içerir. Dokuz temel amino asidin tümünü içermesi, karbonhidrat oranının düşük olması ve yağ içeriğinin çoğunlukla kalbe fayda sağlayan çoklu doymamış yağlardan oluşması nedeniyle tam bir proteindir.

Aynı zamanda demir ve manganez ve fosfor minerallerinin de değerli bir bitki kaynağıdır. Bunun yanı sıra magnezyum, bakır, çinko ve B1 vitamini de içerir. Yarım fincan başına 434 mg olan tofu, kemik sağlığı için çok faydalı olan kalsiyum açısından zengindir.

2. Kardiyovasküler hastalıkları önlemeye yardımcı olur

ABD nüfusu ve bu nüfustaki beslenme uygulamaları üzerine yapılan son araştırma analizine göre, et ve süt ürünleri tüketimimizi tofu dahil soya ile değiştirirsek ABD'li yetişkinler folat, K vitamini, kalsiyum, magnezyum, demir ve lif alımlarını artıracaktır. Et ve süt ürünlerini tofu ve diğer soya ürünleriyle değiştirmek, toplam kolesterol alımımızı günde yaklaşık 125 miligram ve doymuş yağ miktarımızı da günde yaklaşık 2,4 gram azaltacaktır. Bu beslenme değişiklikleri, kardiyovasküler hastalıklar da dahil olmak üzere çeşitli kronik hastalıklara yakalanma riskimizi azaltacaktır.

3. Kanseri önleyici diyetin bir parçası

Pek çok çalışma bize, tüm soya gıdalarının kanser önleyici ve beslenmedeki rolünü destekliyor. Genistein (soyada bulunan bir izoflavon bitki besin maddesi) genellikle bu kanserin önlenmesinin ana odak noktasıdır. Bu soya izoflavonu, p53 adı verilen bir tümör baskılayıcı proteinin parçalanabilir. P53 daha aktif hale geldiğinde, kanserde programlanmış hücre ölümünün (apoptoz) tetiklenmesine yardımcı olabilir ve ayrıca hücrelerin durdurulmasının tetiklenmesine yardımcı olur (devam eden kanser hücresinin parçalanmasının durdurulmasına yardımcı olur).

Genistein'in ayrıca, özellikle meme ve prostat kanseri durumunda, tümör ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olabilecek şekilde protein kinazların parçaları bloke ettiği de devam eder. Daha da önemlisi genistein, fermente tofu veya "kokmuş soya peyniri" gibi fermente soya gıdalarında daha yüksek konsantrasyonlarda bulunur (soya toptan, izole soya proteini, konsantre soya proteini, dokulu soya proteini (TVP olarak da bilinir) gibi fermente edilmemiş soya gıdalarıyla karşı gelir) ve tofu fermente edilmemiştir).

4. Obezitenin korunmasına ve tedavisine yardımcı olur

Tofu obezitesinin önlenmesinde ve tedavisinde faydalıdır. Bu bağlamda, soyadaki bazı benzersiz peptidler (protein parçalanma ürünleri) obezitenin önlenmesi ve tedavisi ile ilişkilendirilmiştir. Bu peptitlerden bazılarının, SREBP'lerin (sterol koruyucu element koruyucu proteinler) sentezini azaltma yeteneği gösterdiği, böylece belirli yağ asitlerinin sentezinin yanı sıra bu yağ asitlerinin yağının bozulmanın de azalmasına yardımcı olduğu ortaya çıkar.

Fermente tofu gibi fermente soya gıdaları, biyoaktif peptit içeriğini arttırdığından (fermente olmayan soya gıdalarına kıyasla), fermente tofu, obezite yönetimi açısından soyanın önde gelen formülü haline gelebilir. Ancak soya ve obezite üzerine yapılan bu büyüleyici gelişmeyi hala çok erken bir aşamada unutmamak önemlidir.

5. İpucu 2 diyabetin önlenmesine yardımcı olur

Sağlık açısından potansiyel fayda sağlayan bir diğer alan ise tip 2 diyabetin önlenmesidir. Çok sayıda hayvanın soya gıdalarının insülin depolarının miktarını arttırarak insülin direncini azaltır. Bununla birlikte, insülin reseptörlerinin bu artan oluşumları, yalnızca orta miktarda çoklu doymamış yağ alımı gibi diğer beslenme koşullarının varlığının ortaya çıktığı gibi görünmektedir.

Yüksek düzeyde toplam soya alımı (günde yaklaşık 200 gram), tip 2 riskinin diyabetin bozulmasıyla da ilişkiliydi, ancak şu ana kadar yalnızca Asya bölümlerinde görüldü. Bu bağlamda tofuya ilişkin spesifik çalışmalar henüz göremedik ancak bu alanda daha fazla araştırma sabırsızlıkla bekliyoruz.