"Kemal tam bir aşk meyvesi"

Meyra, anneliği, oğluyla ilişkisini Bebeğimle Elele'ye anlattı…


Röportaj: Filiz Şeref
Fotoğraf: Nurdan Usta
Styling: İrem Akalın

Her annesi babası yanında olan bebek şanslıdır aslında, ama bazı bebekler biraz daha şanslıdır... Beykoz’da minik Kemal ve Meyra ile bir araya geldiğimizde Kemal henüz yeni uyanmıştı uykudan... Annesi her şeyi bırakarak Kemal’e şarkılar söylemeye başladı etkileyici bir ses tonuyla. E, müzisyen bir anneniz olursa, keyfiniz de her daim yerinde olur tabii. 15-20 dakika şarkılar, oyunlarla geçti. Ve bu kadar zaman bile aslında bir anne ve çocuk arasında nasıl bir mutluluk yaşanabileceğini çözmemize yetti. Kuralları pek sevmeyen ama disiplinin yerinin de ayrı olduğunu söyleyen Meyra çözümü keşfetmiş, “Hem anne hem arkadaş olmak istiyorum ona” diyor. Çekim bitmek üzereyken baba Mehmet Ali Ilıcak eve döndüğünde ise tablo tam olarak tamamlandı. “Bebekten sonra aşkın demlenmiş halini yaşıyoruz. Yani daha da keyifli bir evreye geçtik” diyen Meyra ile evliliklerinin 12’nci yılında dünyaya gelen Kemal’i ve anneliği konuştuk.  

İlk kez ne zaman anne olduğunuzu hissettiniz? Hamile olduğunuzu öğrendiğinizde mi, ultrasonda gördüğünüzde mi, kucağınıza ilk verdiklerinde mi?

Bebeğimin ilk kalp atışını duyduğumda yaşadığım duyguyu kelimelerle anlatamam. Sanırım o anda anne olduğumu hissettim ben... Bambaşka bir ruh haliyle ayrılmıştım doktordan.

Nasıl bir bebek Kemal? Şu sıralar nelerle meşgul?

Kemal güler yüzlü, algıları yüksek, hisleri kuvvetli, olayları çabuk kavrayabilen, müziği seven, sevimli yaramaz diyebileceğimiz bir bebek. Şu sıralar her yeri merakla inceliyor. Sürekli özgür bir şekilde yürümek istiyor. Her çocuk gibi çekmece ve dolapları karıştırıyor. Dar köşelere ya da masa altlarına saklanmayı seviyor. Yeni yeni kelimeler söylemeye çalışıyor.

Kemal’le ne gibi paylaşımlarınız oluyor? Birlikte neler yapıyorsunuz?
Kemal ile neredeyse sürekli beraberiz diyebilirim. Doğduğu günden beri onunla olduğum her anı içime sindirerek, doya doya yaşamaya ve hissetmeye çalışıyorum. Birlikte çok eğleniyoruz, oyunlar oynuyoruz, dans ediyoruz. Ona şarkılar söylüyorum hatta o da sesler çıkararak bana eşlik etmeye çalışıyor. Onunla olmak bana iyi geliyor, sanki terapi gibi…

Nasıl bir annesiniz? Ve nasıl bir anne olmak istiyorsunuz?
Kendimi değerlendiremem ama eğlenceli bir anne olduğumu düşünüyorum. Annem gibi sevgi dolu, şefkatli, ilgili ve sabırlı bir anne olmaya çabalıyorum. Zannederim çok kuralcı olamayacağım çünkü oldukça duygusal bir yapım var ama disiplinin önemini de biliyorum. Hem anne hem de arkadaş gibi olma düşüncesi güzel geliyor. Oğlumun mutluluğu için yapamayacağım şey yok.

Eşiniz nasıl bir baba peki?
Eşim tam hayal ettiğim gibi çok iyi bir baba oldu. Onunla gurur duyuyorum. Aralarındaki bağ gün geçtikçe daha da kuvvetleniyor. Birlikte olduklarında onları seyretmek çok keyif verici. Eşim Kemal’e, Kemal de babasına çok düşkün.

Annelik konusunda en çok ne endişelendiriyor sizi?
Onun için yeterli olamamak ya da yanlış davranışlar yapmak gibi endişelerim var.

Kemal’e çekim boyunca şarkılar söylediniz. Onun müzikle arası nasıl? Müzikle ilgili bir şeyler yapmasını ister misiniz?
Kemal sahne sanatlarına, müziğe meraklı görünüyor. Kabiliyeti de varsa harika olur. Kendisi isterse seve seve desteklerim tabii ki.

Kemal’e karşı hangi konuda kesin kurallarınız var?
Kesin kurallar ya da yasaklar yok ama sınırlar mutlaka var. Çikolata ve tatlı gıdalarla mümkün olduğunca geç tanışması için elimden geleni yapıyorum.

Eşinizle bebekten sonra aşkın hangi halini yaşıyorsunuz?

Bebekten sonra aşkın demlenmiş halini yaşıyoruz. Yani daha da keyifli bir evreye geçtik. Tamamlandık diyebilirim. Kemal’de eşimden benzerlikler gördüğümde çok mutlu oluyorum veya eşime baba dediğinde çok duygulanıyorum. Kemal tam bir aşk meyvesi.

Hamileliğinizle ilgili en çok neyi hatırlıyorsunuz?
Her anı çok özeldi. Ama içimde hareket ettiğinde hissettiğim mutluluğu ve heyecanı unutamıyorum. Elim sürekli karnımdaydı.

Nasıl bir hamilelik geçirmiştiniz?
İlk dört ay biraz zor geçti. Kusma, mide bulantıları, reflü ve yoğun halsizlik yaşadım. Sonrası güzel geçti çok şükür.

Kaç kilo almıştınız? Eski formunuza nasıl ve ne kadar zamanda kavuştunuz?
15 kilo almıştım. Özel bir şey yapmadım. Bir sene içinde kendiliğinden yavaşça verdim kilolarımı.

Evliliğinizin 12’nci yılında doğmuş Kemal. Bu kadar beklemenizin bir nedeni var mıydı?
Açıkçası biz uzun yıllar çocuk istemedik sonra da istediğinizde hemen olmuyor işte. Her şey kısmet hayatta. Belki önceden olsaydı Kemal olmayacaktı. Biz memnunuz durumumuzdan. Her şey aslında olması gerektiği zamanda oluyor.

Çok rayına oturmuş bir ilişkide bebek dengeleri değiştirip işi zorlaştırdı mı yoksa tam tersi mi?
Zorluk olarak eşinize veya sevdiklerinize ayırdığınız zaman kısıtlanıyor. Eski rahatlığınız tabii ki olmuyor. Bebek tüm gün ilgi bekliyor sizden. Dolayısıyla bu anlamda denge kurmak kolay değil. Ama eşim bu konuda çok anlayışlıdır.

Anne Meyra ve ünlü Meyra arasında gidip geldiğiniz oluyor mu?
Hayır. Ben ilk önce Kemal’in annesiyim. Hayattaki en üstün en güzel duyguyu yaşıyorum Kemal sayesinde. Mesleğimden dolayı zamanla oluşmuş bir tanınmışlığım var ama bu benim ruh halimde gelgitler yaratmıyor. Meyra olarak beni tanıtan ilk albümümü yaptığımda henüz 18 yaşındaydım. Bugünlere sindire sindire geldim.

İkinci çocuğu düşünüyor musunuz?
Evet. İnşallah…

Anne adaylarına kendi tecrübelerinizden de yola çıkarak neler önerirsiniz? Ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz?
Çok güzel bir deneyim yaşayacaklar. Bir mucizenin içinde bulacaklar kendilerini. Tadını çıkarsınlar. Endişe yapmasınlar. Son olarak bol bol uyusunlar diyorum çünkü doğumdan sonra uyumak bir lüks oluyor.

Şu sıralar bekar annelik konusu gündemde. Siz bu konuya nasıl bakıyorsunuz?
Bu bir tercih elbette. Bunu tercih edenlere de saygım var. Herkes kendi hayatından sorumlu sonuçta.

Konserler devam ediyor. Albüm çalışmaları nasıl gidiyor peki?
Evet yakında İtalyan tenor Alessandro Safina ile keyifli bir konserimiz oldu. Single çalışmam olacak birkaç ay içinde. Kısaca, üretmeye devam.

Kemal doğduktan sonra hayatınızda neler değişti?
Hayatın anlamı ve akışı, hayata bakışım, bütün dünyam değişti. Artık annemi daha iyi anlıyorum. İçimde bütün çocuklara karşı büyük bir sevgi ve koruma duygum var. Daha çok şükrediyorum ve her şeye karşı daha sabırlıyım. Kemal’den sonra hızlıca olgunlaştığımı, bir kadın olarak tamamlandığımı söyleyebilirim. Eskiye göre kendimi daha feminen hissediyorum.