3T yarar mı zarar mı?

Artık çocuklar teknolojinin içine doğuyor. Okulda, evde, sokakta her yerde akıllı cihazlarla iç içeler. Peki, bu durum ne kadar yararlı ne kadar zararlı? 3T yani televizyon-telefon-tablet üçgeninden çocuklarınızı kurtarın ve teknolojiyi sağlıklı olarak kullanmalarına yardımcı olun.

3T yarar mı zarar mı?

MESAFE KOYUN
İçe kapanık çocukların teknolojiye olan eğilimi zaman zaman daha fazla olabiliyor. Bu durumda bunun önüne mi geçmeli yoksa çocuğun kendini iyi hissetmesi için teknolojiye olan bağlılığı konusunda daha mı esnek olunmalı sorusu da ebeveynlerin kafasını fazlaca meşgul ediyor. Ancak ‘Arkadaşlık ilişkisi kuramıyor bari tablette oyun oynayarak vakit geçirsin’ düşüncesi bu problemin yerinde saymasına sebep oluyor. Psk. Zeren Kadıoğlu, “Diğer tüm çocuklar gibi içe kapanık çocuklar için de ebeveynler teknolojik ürünlerin kullanımına belli bir sınır koymalılar” diyor ve ekliyor; “İçe kapanık çocuk ve gençler internet üzerinden sanal ortamda daha rahat ilişki kurabildikleri için bu yöntemi tercih ediyor. Ancak elbette bu durum, gerçek sosyal yaşamda sorunun devam etmesine neden oluyor. Bu nedenle belirli bir sınır koymak ve içe dönük çocukları gerçek ortamlarda kişiler arası iletişim konusunda desteklemek daha doğru olacaktır.”

YOK MU BİR YARARI?
Elbette var! Artık hepimiz bilgi çağında yaşıyoruz. Ve onların kafasındaki sorular her zaman çok fazla. ‘Neden kırmızı?’, ‘Neden eğik?’, ‘Neden burada?’ sorularının yanıtlarını bazen internetten bulmasına izin verebilirsiniz. Bu hem hızlı bir biçimde öğrenmelerini hem de keşfetme yeteneklerini geliştirmelerini sağlar. İnternetin bilgi erişimini evlere ve okullara getirmesi sebebiyle çocukların eğitimi üzerinde etkisi büyük. Psk. Zeren Kadıoğlu, “Bilgisayar oyunları ebeveyn gözetiminde doğru ve dikkatli seçilirse faydaları da olabilir” diyor; “Örneğin bazı oyunların el-göz koordinasyonu, problem çözme, zeka, mantık, strateji ve uzaysal kavram geliştirme gibi yararlar sağladığı görülüyor.”

Yazı: Sinem Gürleyük

Çocukların rahatlıkla top koşturduğu, saklambaç oynadığı sokaklar çok eskide kaldı. Artık güvenlikli bir sitede oturmuyorsa kimse çocuğunu oyun oynaması için tek başına sokağa
bırakmıyor. Haliyle çocuklar eve kapandıkça, asosyalleşmeye ve teknoloji bağımlısı olmaya başlıyor. Bu durum ileri seviyelere taşındığındaysa çocukların hem  bugünü hem de gelecekteki sosyal yaşantıları tehlikeye giriyor. Üstelik artık teknoloji sadece geçici bir heves olarak görülmüyor. Eğitim dünyasına da girmesiyle birlikte çocuklar artık teknolojik ürünleri daha iyi kullanabiliyor. Duruma daha fazla hakim olmaları da teknoloji dünyasında kendilerine yeni pencereler açmalarına sebep oluyor. Ve çocuklar 3T tuzağına düşüyor. Liv Hospital Çocuk ve Ergen Psikoloğu Zeren Kadıoğlu, internetin bilgi erişimini evlere ve okullara getirmesi sebebiyle çocukların eğitimi üzerinde etkisinin büyük olduğunu fakat internetin doğru kullanılmadığını ve bilgi erişimi yerine sadece oyun ile sosyalleşmek amacıyla kullanılan bir unsur haline gelmesinin bağımlılığı tetiklediğini söylüyor. Bu bağımlılıksa çocukların fiziksel, duygusal ve psikolojik sağlığını olumsuz etkiliyor. Günümüzde çocukların, gençlerin enerjilerini boşaltmaya, kendilerini ifade etmeye, akranlarıyla sosyalleşmeye yönelik fazla imkan bulamamaları da internet ve teknoloji kullanımını tetikliyor. Bu sebeple çocuklarınıza çok daha fazla sosyalleşebileceği alan yaratmanız gerekiyor.

ÖRNEK SİZSİNİZ
Çocukların teknolojik ürünlere bu kadar yakın olmalarının bir sebebi de aslında biziz. Her şeyi anne-babaların davranışlarını kopyalayarak öğrenmeye başlayan minikler için sürekli elinde telefonla mesajlaşan bir anne, tabletiyle maç sonuçlarını takip eden bir babanın çizeceği tablo çok da iç açıcı olmayabiliyor. Psikolog Zeren Kadıoğlu, annebabanın teknolojiyi sağlıksız bir şekilde kullanmalarının çocuğa mutlaka bir yansımasının olacağını söylüyor: “Eğer ailedeki ebeveynler evdeki boş zamanlarını sürekli televizyon, bilgisayar ya da internet karşısında geçiriyorlarsa çocuk da boş zamanlarını değerlendirmek için teknolojiyi bir araç olarak görür. Bunu normal kabul eder ama teknolojiyi sağlıklı kullanmak adına kontrolünü bazı yetişkinlerin yapabildiği kadar elde tutamayabilir.” 

BEŞ YAŞINA KADAR KONTROL SİZDE OLMALI
Bir çocuğun televizyon, telefon ve tabletle olan ilişkisinin başlaması için net bir yaş yok. Bu; çocuğun teknolojiyi kullanma, ondan doğru yararlanabilme durumuna göre değişebiliyor. Artık çocukların 1-2 yaşından itibaren 3T üçgenini kullanabildiğini görebiliyoruz ancak Psk. Zeren Kadıoğlu, beş yaşından küçük olan çocukların bir yetişkin eşliğinde bilgisayarı kullanmaları gerektiğini söylüyor: “Çünkü henüz soyut düşünce dediğimiz hayal ile gerçeği ayırt edebilme yetenekleri gelişmemiş oluyor. Bu da bilgisayar kullanımının bazı olumsuz sonuçlar doğurmasına neden olabiliyor. Telefonun ise 14-15 yaşına gelmeden alınmasının gerekli olmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla günümüzde daha çok beş yaşından itibaren ve ilkokula başlama dönemine yakın zamanda teknolojik ürünlere ilginin başlaması daha kabul edilebilir. Bundan daha küçük yaşlarda teknolojik ürünlerle aşırı zaman geçirme normal görülmemeli. Anne-babalar çocukları oyalanıyor diye onları saatlerce teknolojik ürünlerin başında yalnız bırakmamalı.” Peki çocuklar daha erken teknolojik ürünleri kullanmaya başlarsa ne olur? 0-2 yaş arasındaki dönemde teknolojik ürünlere aşırı maruz kalmış olmak dikkat eksikliği, anlamada gecikme, konsantrasyonla ilgili sorunlar, dürtüsellik ve öfke kontrolünde sorunlar gibi birtakım problemlere neden olabiliyor.”

TEKNOLOJİYLE ARASINA MESAFE KOYMAK İÇİN
• Bilgisayarı çocuğunuzun odasında değil, başka bir odada tutun.
• Yemek yemeyen çocuğunuza televizyon ya da bilgisayar karşısında yemek yedirmeye çalışmayın.
• Çocuğunuzun oyalanması ve sakin durabilmesi için teknolojik ürünleri bir çıkış noktası olarak görmeyin.
• Çocuğunuzun bilgisayar başında ne kadar süre geçirdiğine dikkat edin.
• Okul başarısını, arkadaşlık ilişkilerini ve sağlığını bilgisayar kullanımının ne kadar etkilediğini gözlemleyin.
• İnterneti tamamen yasaklamayın. Hangi zamanlarda internete girebileceği ve nasıl kullanabileceğiyle ilgili mantıklı kurallar koyun. İnternetle ilgili kuralları birlikte oluşturmaya çalışın.
• Ödevini/dersini bitirmeden internete girmesine izin vermeyin.
• Bilgisayar başında geçirdiği zamanlara alternatif etkinlikler -özellikle fiziksel- yaratın ve çocuğunuzun sosyalleşmesine destek olun.
• Çocuğunuz ciddi internet bağımlılığı belirtileri gösteriyorsa okul rehber öğretmeniyle veya bir ruh sağlığı uzmanıyla görüşün.

Amerikan Pediyatri Birliği bir çocuğun televizyon izleme, bilgisayarda oyun oynama gibi etkinliklerinin günde 1-2 saati geçmemesi gerektiğini söylüyor. İlkokul öğrencileri için günde bir saati, ergenlerde ise günde en fazla iki saati geçmeyecek şekilde çocuklar teknolojiden faydalanabilir.

TEKNOLOJİ KULLANIMININ FAZLASININ YOL AÇABİLECEĞİ SORUNLAR
Fiziksel
• Görme problemleri
• Duruş bozuklukları
• Radyasyon riski
• Hareketsizlikten kaynaklanabilecek sorunlar
• Kilo problemi ve obezite
Psikolojik
• Teknolojik ürünlere bağımlılık geliştirme
• Uyku düzeninin değişmesi ve uykusuzluğa bağlı olarak görülebilen konsantrasyon ve dikkat eksikliği
• İnternet kullanımının aşırı olması nedeniyle oluşan aile içi çatışmalar ve ortaya çıkabilecek aile içi iletişim problemleri
• Sosyal hayatın olumsuz etkilenmesi, arkadaşlarla geçirilen zamanın kısıtlanması, içe kapanık hale gelme ve yalnızlaşma
• Başkalarıyla iletişim kurmaktan kaçınma ve olumsuz duyguları ifade etmeyi tercih etme
• Çocukların çoğunlukla görsel ve aşırı renkli uyarıcılara maruz kalması sonucu dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB)