Çürük bebeğe anneden bulaşabiliyor

Çocukların ileri yaşlarda da ağız ve diş sağlığını tehdit eden “erken çocukluk çağı çürükleri”, bazen bebeğe gösterilen sevginin yol açtığı yanlış davranışlar nedeniyle de gelişebiliyor.

Çürük bebeğe anneden bulaşabiliyor

DentGroup Kids Pedodonti Uzmanı Dr. Zeynep Yalçınkaya Erdemci, çürük gelişiminde aktif rol oynayan mikroorganizmaların en önemli kaynağının, dişinde çürük olan anneler ya da bakıcılar olduğunu belirtiyor ve “Beslenme kaşığı ya da emziği temizleme amacıyla ağızlarına götürmeleri ya da bebeği dudaktan öpme, enfekte olmuş tükürüğün dikey geçişi yoluyla, çürüğün bulaşmasına yol açar” uyarısında bulunuyor.
Erken çocukluk çağı çürüklerinin Türkiye’nin önemli ağız ve diş sağlığı problemlerinden biri haline geldiğini vurgulayan DentGroup Kids Pedodonti Uzmanı Dr. Zeynep Yalçınkaya Erdemci, “Kronik, geri dönüşümsüz ve birden çok faktöre bağlı olarak karşımıza çıkan bu hastalık, çocuklarda görülen en yaygın hastalıklardan biridir” saptamasını yapıyor.
Erken çocukluk çağı çürüklerine, çürük yapan mikroorganizmalar, meyve suyu, süt, şeker, pişmiş nişasta içeren ürünlerin tüketimi, uygun olmayan beslenme alışkanlıkları ve florid alım sıklığının yol açtığını kaydeden Dr. Zeynep Yalçınkaya Erdemci, bebek ve çocuklarda uygun ağız hijyeninin sağlanmaması, annelerin kendi ağız bakım alışkanlıkları ve annedeki çürük dişlerin de önemli nedenler arasında sayılabileceğini belirtiyor.
Dr. Erdemci, anne ya da bakıcı ile çocuk arasındaki çürük bulaştırma ilişkisini şöyle anlatıyor: “Sık ve uzun süreli, özellikle uyku öncesi ya da uyku arasında çürük yapan gıdalara maruz kalındığı durumlarda, mikroorganizmalar çoğalarak sayıları çürük yapıcı seviyeye ulaşmaktadır. Bebekler için bu mikroorganizmaların bulaşmasında en önemli kaynak anneleri ya da ilk bakıcılarıdır. Temel bulaşma mekanizması annenin ağzındaki tedavi edilmemiş çürük dişler nedeniyle enfekte olmuş tükürüğün dikey geçişidir. Dikey geçiş, annenin temizleme amacıyla emziği, beslenme kaşığını kendi ağzına götürmesi veya dudaktan öpme ile olur.”
Uykuda dişler korumasız kalıyor
Özellikle 1,5 yaş sonrasında erken çocukluk çağı çürüğü gelişiminde, uyku öncesi ve uyku sırasında devam eden beslenme alışkanlıklarının da önemli risk faktörleri arasında yer aldığını anlatan Dr. Erdemci, “Anne memesinde ya da biberonla beslenirken uyuyakalma, süt içip yattıktan sonra dişlerin herhangi bir şekilde temizlenmemesi gibi durumlar ciddi risk faktörleri olarak karşımıza çıkar. Gece düşen tükürük akışı tükürüğün yıkayıcı etkisini ortadan kaldırır ve diş yüzeylerinde önce tebeşirimsi renkte görüntü ile başlayıp, sonrasında madde kayıplarına neden olan çürük yüzeyler ortaya çıkar. Meyve suları ve bebek mamaları da uyku sırasında alındığında üst kesici süt dişleri etrafında birikerek, diş yapısında hızlı ve şiddetli ilerleyen yıkıma neden olabilir. Şeker içerikli pediatrik şurupların diş sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri de, yapılan çalışmalarla gösterilmiştir” uyarısında bulunuyor.

Erken çocukluk çağında çürük oluşumunun engellenmesi için, eğitici ve koruyucu yaklaşımların birlikte uygulanması gerektiğini vurgulayan DentGroup Kids Çocuk Diş Hekimi Dr. Zeynep Yalçınkaya Erdemci, gerekli önlemleri şöyle sıralıyor: “Anne adayları gebelik sırasında iyi bir ağız bakımının yanı sıra, ideal şekilde beslenmenin önemi konusunda bilgilendirilmelidir. Aileler, bebekleri 12-14 aylık olduğunda biberonla beslenme alışkanlığının bıraktırılması konusunda bilinçlendirilmelidir. Dişler çıkmadan önce ağız içerisi yumuşak bir gazlı bez ya da tülbent yardımıyla silinmelidir. Çürük yapıcı mikroorganizmalar dişler çıkmadan da yumuşak dokuya yerleşebilir. İlk süt dişinin sürmesinden çocuk 2 yaşına gelinceye kadar olan dönemde, dişler yumuşak kıllı bir diş fırçası veya özel olarak hazırlanmış parmak fırçalarla ve mercimek tanesi büyüklüğünde diş macunuyla fırçalanmalıdır. Gece yatmadan önce süt içirildiği durumlarda, sütten sonra su verilmeli, dişler en az yarım saat sonra fırçalanmalıdır. İlk diş çıkar çıkmaz diş hekimiyle tanışma ve düzenli kontroller sağlanmalı, ebeveynlere gerekli bilgiler aktarılmalıdır.”