Yeni cool: Kiralamak

Kıyafet kiralama hizmeti veren platformun koleksiyonunda yer alan kıyafetler bir yandan birbirleriyle şıklık yarışına tutuşurken, öte yandan gezegeni koruma görevini de üstleniyorlar. Platformun kurucu ortağı Melis Kurtuluş ise iş modelinin sürdürülebilirlik kavramına sağladığı katkı ve sektörün önündeki yol konusunda oldukça realist.

Yazı: İrem Özbay

Melis Kurtuluş ve Mehmet Salargil hem lise arkadaşı hem ortaklar. Bundan iki yıl önce, birlikte nasıl bir iş kurabiliriz diye konuştuklarında kiralama sektörü dikkatlerini çekiyor. ‘Sektöre nasıl dahil olmalıyız?’ diye düşünürken en basit ama en çok ihtiyaç olan alan ise onlara göz kırpıyor: Kıyafet kiralama. Sindirella markası da bu başlangıç noktasında ortaya çıkıyor ve özgürlüğün ruhunu yansıtan elbiseler, saatler gece yarısını gösterse bile partinin yıldızı olmaya devam ediyor. Yeni nesil bir deneyime işaret eden bu girişimin gelecek planları arasında daha çok markayı, daha çok insanla buluşturabilmek var. Markanın kurucularından Melis Kurtuluş’a göre Sindirella’yı en iyi anlatan iki kelime ise özgür ve eğlenceli.

Özel günlerde neden kıyafet satın almak yerine kiralamayı tercih etmeye başladık? En çok hangi amaçla ve hangi günlerde kıyafet kiralanıyor?
Kiralama, şimdilik sadece özel gün ve davetlerde insanların aklına gelen bir seçenek. Ancak ekonomik gidişat ve değişen tüketim alışkanlıkları ilerleyen zamanlarda bu tercihin hayatımızın daha büyük bir kısmına yayılacağını gösteriyor. En önemli motivasyon, bir kez giyilecek kıyafete dolapta yer ve bütçe ayırmak istememek.

Moda sektörünün en önemli gündem maddelerinden biri olan sürdürülebilirliğe katkı sağlayan iş modeliniz modanın geleceği olarak görülüyor. Sizce sektörü nasıl bir gelecek bekliyor?
Sürdürülebilirlik kavramının biraz pazarlama aracı olarak kullanıldığını düşünüyorum. Bir organik tişört üretmekle organik marka olamayacağımız gibi, sadece kiralama yaparak da sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor sayılamayız.

Bir giyim markasının gerçekten sürdürülebilir olması için hangi adımları atması gerektiğini düşünüyorsunuz?
Paketleme, lojistik ve kuru temizleme öncelikle iyileştirilmesi gereken adımlar. Türkiye’de bu konuya gereken zaman ve bütçeyi ayıran veya ayırabilecek olan çok az marka olduğunu düşünüyorum. Sindirella olarak sektördeki tüm markaların bu konuda attıkları adımları yakından takip ediyoruz ama yolun daha çok başındayız diyebilirim.

Kıyafet kiralama sektörü, paylaşım ekonomisinin büyük bir parçası haline geldi. Bunun moda sektörüne şu anki katkıları neler oldu ve gelecekte olacak?
Kiralama modelinin moda sektörüne en büyük katkısının, markaların ulaşabilecekleri kitleleri genişletmesi olduğunu düşünüyorum. Yapılan araştırmalar şunu gösteriyor ki kiralamayı yapan müşterilerin yüzde 98’i daha önce satın almadığı bir markayı kiralamış; yüzde 90’ı da daha sonrasında bu markadan ürün satın almış ya da almak istemiş. Yani kiralama aslında markalar için de yepyeni bir pazar anlamına geliyor.

Peki, kıyafet kiralama süreci nasıl işliyor ve sizi öne çıkaran özellikler neler?
Web sitemiz üzerinden etkinliğinizin tarihine ve bedeninize göre filtreleme yapıp, elbiseler arasından beğendiğinizi sepetinize eklemeniz yeterli. Bizi öne çıkaran özellikler ise kıyafetleri çok iyi koşullarda saklamaya gösterdiğimiz özen ve elbette müşteri deneyimi.

Kiralanan kıyafetlerin hepsi yabancı markalara ait veya tasarımcıların imzasını mı taşıyor?
Satın almalarımızı, bütünlüğü olan kapsül koleksiyonlar halinde yapmaya özen gösteriyoruz. Şimdilik sayılı tasarımcıdan bu tip satın almalar yapabildik; çünkü özellikle yerli tasarımcılarda koleksiyonlarını kiralamaya açma konusunda soru işaretleri var. Bu bakış açısının da önümüzdeki dönemde değişeceğini düşünüyoruz. Trendleri yakından takip ediyoruz ve güncel, özgün tasarımlarla koleksiyonumuzu yenilemeye özen gösteriyoruz.

“Bir organik tişört üretmekle organik marka olamayacağımız gibi, sadece kiralama yaparak da sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor sayılamayız.”