Azra Sarızeybek Kohen'den mutluluğa 25 adım

''Gereksiz hiçbir şeye yer yok''

Azra Sarızeybek Kohen'den mutluluğa 25 adım

• İnisinasyon varlığın bulunduğu aşamadan bir üst aşamaya ruhsal olarak geçmesini sağlayan süreç. Ruhun evrim yolculuğu. İnisinasyonda olduğunun farkındalığında birinin ilk öğrendiği şey, mutlu olmanın bir seçim olduğu. Hayat arada seçiminizi sarsacak deneyimler getirebilir ama önemli olan odağı bozmayıp sürekli hatırlamak ve ayıklanmak. Ancak kendini, merkezinden uzaklaştıran şeyleri hayatlarından ayıklayabilenler sürekli mutlu olabilir. Bu yüzden inisinasyonda olma hali mutluluğun yuvası!
• Çabasız geçen bir hayatın sıkıntısını hiçbir şey geçiremez. Kendinize, düzeltmek istediğiniz bir şey seçin. Her çabamız yerini bulmayabilir ama vazgeçmediğimiz sürece mutluluğumuz umutla beslenir. Sonunda ‘Elimden geleni yapıyorum’ demenin huzuru eşsizdir.
• Dost. Kendimiz olacağımız insanlar lazım bize. Ama önce insan kendini tanımalı, anlamalı, kendi olmalı. Peki insan kendini nasıl tanır? En iyi yaptığı, yaparken de keyif aldığı şeylere odaklanır. O odak kişinin merkezine açılan kapıdır. Siz odaklandığınızda dikkatinizi dağıtmayacak, sizi kendi merkezinize yönelmek için destekleyecek dostlardır mutluluğun keyfi. Hedef eğlenmek değil, gelişmektir ve gerçek dost sizin bunu unutmanıza izin vermeyendir.
• Sağlık, birinci mutluluk nedeni. ‘Dengeli beslen, doğru yaşa’ falan iyi de önce insan, sağlığı anlamalı. Bedeninin içinde yaşayan yaklaşık 40 trilyon hücrenin hayatlarından sorumlu olduğunu ve bu sorumluluğun tamamıyla kendisine bırakıldığını anlamalı. Her birimiz bir açıdan hücrelerimizin Tanrısıyız. Sağlıklı geçen her günde bedenimin içinde huzurla yaşayan trilyonlarca hücrem için mutluyum.
• Çocuklarımızın hayata saygılı olması. Canı sever ve korur olması da bir mutluluk nedeni!
• Beslemek. Canı beslemek mutluluk verir. Suyla beslediğim bitkiler, yemek artıklarını verdiğim sokak hayvanları, güzel bir yemekle doyurduğum ailem ve arkadaşlarıma kadar herkes ve her şeyin doyduğunu görmek mutluluk verir.
• Sıcak suyla alınan duş. Bir düşünün, insanların derelerden su taşıyıp ısıtıp yıkandığı günlerden, çeşmeyi çevirdiğimizde şelale gibi akan sıcak su günlerine ulaşabilmiş olmak! Yıkanmanın onlarca kova su taşımak gibi ağır işçilik gerektirecek zahmetinden şarıl şarıl bir keyfe dönüşmesinin mutluluğu...
• Beynin kimyasal dengesinin bozulmasına psikolojik rahatsızlık diyoruz. Ancak var oluşun üç hali var; zihinsel, ruhsal ve fiziksel. Spor yapıp sadece fiziksel haline çalışmak ya da öğrenmeye adanıp sadece zihni geliştirmek dengeyi engelliyor. Her birimiz dengede olmak için tasarlandık. Sporu yapıp, kendimi bilgiye açıp deneyimlerimin analiziyle içsel dünyamı boş bırakmadığımda mutlu oluyorum, çünkü dengede oluyorum.
• Fark yaratmak. Emek verdiğimiz şeylerin fark yaratacak değişimlere neden olduğunu görmekten güzeli yok!
• Doğanın içinde gereksiz hiçbir şey olmadığını görmek mutluluk verici. Mesela keneler bünyelerinde yüzlerce mikroorganizma taşıyor, bunlar doğadaki çeşitliliğin en büyük destekçisidir ama aynı organizmalar keneler tarafından kanını emdikleri kişiye bulaşabiliyor. Keneyi gerekli yapan şeyle tehlikeli yapan şey aynı. Eğer Sivas’ta yapıldığı gibi karınca ilaçlaması yaparsanız kene baskınına uğrarsınız çünkü karıncalar keneyi yiyen hayvanlardır.
• Çocuklar mutluluktur! Her canlının yavrusunu görmek insanı mutlu eder.
• Keşfetmek. Yeni bir şeyleri fark etmek. Bu bir düşünce ya da daha önce gitmediğimiz bir yer ya da güneşin batışı, doğuşu gibi her seferinde kendi eşsizliğinde tekrarlanan şeyler de olabilir.
• Acıktığımızda yemek yiyebilmek.
• Meyveyi dalından toplayabilmek.
• Üşüyen ayaklarınızın ısınması! Bunu belki de eşinizin yapması.
• Dans etmek. Etrafta bakan birileri olmadan hoplayıp zıplamak.
• Evde yapılmış yoğurtlu patates kızartması. Sağlıklı değil ama yine de arada değer!
• Zorundalıkları eleyip seçebilmek.
• Tanımadığım insanlarda farkındalık yakalamak.
• Cana sahip çıkmak ve sahip çıkıldığını görmek.
• Sabah kahvaltısında evde yapılmış kırık yeşil zeytin yemek.
• Konuyu yanlış bilen birinin doğrusunu anlamak için çaba göstermesini izlemek.
• Zor duruma düşmüşlüğe yardım etmek için çabada olan kişileri tanımak.
• Eşinizle yapacağınız uzun sohbetler.
• Çocuğunuza sarıldığınız her an!

Birincil ihtiyaçlarımız karşılanıyorsa, yani karnımız doyuyor, uyuyabiliyor ve hayatta kalmak için gerekli şeylere sahip olabiliyorsak, işte o zaman mutluluk bir reaksiyonlar zincirinin son halkası gibi hal buluyor fikrimce. Ancak ne olursa olsun öncelikle mutlu olduğumuzu fark edecek kimyasal bir dengede olmak zorundayız, aksi takdirde mutluluk adına her şeye sahip olsak da mutluluğu yaşayamayabiliriz.

Azra Sarızeybek Kohen (Davranış Bilimleri Uzmanı, Yazar)

BARIŞ MUSLU' DAN MUTLULUK TÜYOLARI