Paket paket tehlike

Hem paketler hem de paketlerin içindeki gıdalar sağlığa zararlı ürünlerle dolup taşıyor. Bunları kendinizden ve ailenizden uzak tutmaksa size kalıyor. Biraz dikkat, özen ve emekle mutfağınızı daha sağlıklı bir yer haline getirebilirsiniz.

Paket paket tehlike

Yazı: Sinem Gürleyük

Marketlerde satılan ürünlerin renkli, eğlenceli paketleri çoğu zaman bizi cezbeder… İçindekinin ne olduğuna bakarız ama aslında içeriğinde neler olduğuna çoğumuz aldırış etmeyiz. O çok lezzetli, nefis görünen yiyeceklerin içinde neler olduğunu hayal bile edemeyiz çoğumuz. Kimimiz vakti olmadığı için kimimiz de acı gerçeklerle karşılaşmak istemediği için paketlerin üzerinde yazan maddelerin ne anlama geldiğini bilmek istemez. Amonyakla yıkanan etler, jelatinle sertleştirilen yoğurtlar… Elbette paketlerin üzerinde yazan her şeyin anlamını bilmemize ve ona göre alışveriş yapmamıza imkan yok. Ancak küçük tedbirler ve biraz dikkatle çok daha sağlıklı bir alışveriş yapmak mümkün.

İşin sırrı numaralarda
Mesela işe plastik paketlerde aldığınız ürünlerle başlayabilirsiniz. Plastiğin sağlığa zararlı olduğu artık 7’den 70’e herkes tarafından biliniyor. Ancak maalesef pek çok ürün hala plastik kaplar içinde satışa sunuluyor. Bunun sebebi genellikle maliyeti düşürmek. Bu noktada bilmeniz gereken şey plastiğin de türleri olduğu. Bazı tür plastiklerin gıda sektörü için kullanımının güvenli olduğu kabul ediliyor. Peki bunu nasıl anlayacağız? Çok basit! Paketlerin üzerinde bulunan üçgen işaretinin içinde yazan rakamlar plastiklerin çeşidini anlamanız için oradalar. Plastikler türlerine göre 1’den başlayarak 7’ye kadar numaralandırılıyor. 1; genelde su, litrelik alkolsüz içecekler ve yağların konduğu pet şişelerde kullanılıyor. Cam gibi şeffaf olan bu plastik türü sağlığa zararsız olarak kabul ediliyor. Ancak sadece tek kullanım için. Bu pet şişeleri dondurmak, bulaşık makinesinde yıkamak ya da mikrodalga fırında kullanmak onları sağlığa zararlı hale getirebiliyor. 2; yüksek yoğunluklu polietilen içeren plastik anlamına geliyor. Genellikle deterjan ambalajlarında kullanılıyor ve sağlığa zararı bulunmuyor. 3; streç folyo, dış mekanda kullanılan eşyalar, plastik pipo, zemin malzemeleri, duş perdeleri, şeffaf ve kabartmalı plastik ambalajlarda kullanılıyor. İçindeki zararlı maddeleri gıdalara sızdırdığı için üç rakamından uzak durmanız gerekiyor. 4; genellikle kuru temizleme, çöp torbaları ve yemek saklama kaplarında bulunuyor ve sağlığa zararı yok. 5; şişe kapakları, içecek kamışları, biberon, yoğurt paketlerinde kullanılan sağlıklı ambalaj numaralarından biri. 6; genellikle yemiş paketlerinde, plastik bardak-tabaklarda, markette etlerin konulduğu köpük tabaklarda, fast food ürünlerin ambalajlarında kullanılıyor ve sağlık için oldukça zararlı. 7; diğer plastikleri içinde barındırıyor. Yedi numaralı plastik demek 1’den 6’ya kadar kullanılan plastiklerin dışında kalanlar ve kullanılması oldukça zararlı olan plastikler anlamına geliyor.

Mutfağı siz donatın!
Marketten satın aldığınız pek çok ürünü evde kendiniz hazırlayabilirsiniz. İster eski usullerle ister teknolojinin nimetleri makinelerle. Yoğurt, ekmek, kıyma, salça… Katkı maddelerinin mutfağınızdaki saltanatına son vermek sizin elinizde. Raflarda bulunan uzun ömürlü ürünlerin çoğu katkı maddeleriyle hazırlanıyor. Bu maddeler de metabolizmayı, bağışıklık sistemini ve genetiği ciddi şekilde etkileyebiliyor. Damar tıkanıklığı gibi sorunlara sebep olan bu katkı maddeleri vücuttaki vitamin üretme mekanizmasını, su yapısını bozarak hızlı yaşlanmaya da etken. Hazır gıdaları tüketmekte sakınca görmeyen bir insan her gün yaklaşık 2 bin çeşit katkı maddesi tüketebiliyor; tatlandırıcı, tat verici, kıvam koruyucu, kıvam arttırıcı, renk koruyucu, beyazlatıcı, nem tutucu, boya, aroma… Hepsinin önüne geçmek neredeyse imkansız ama evde biraz emek harcayarak vücudunuzu bu katkı maddelerinin bir kısmından kurtarabilirsiniz.

Yoğurt
Tüm doktorların ve diyetisyenlerin şiddetle yenilmesini tavsiye ettiği yoğurt, raflara ne yazık ki pek çok katkı maddesiyle birlikte yerleşiyor. Bunlardan en tehlikelisiyse jelatin. Bu ürün genellikle hayvanların deri ve kemiğinden elde edilen bir gıda katkı maddesi. Türk Gıda Kodeksi’ne göre yoğurt üretiminde kullanılması kesinlikle yasak. Sadece çikolata ve benzeri gıdalarda su tutucu özelliği olması açısından kullanılmasına izin veriliyor. Yoğurt üreticileri de bu maddeyi yoğurda katarak hem su kaybını önleyerek kar ediyor hem de yoğurdun sertleşmesini sağlıyor. Elbette yoğurda katılan tek katkı maddesi bu değil… Maalesef daha nicesi var. Bu yüzden en iyisi yoğurdu evde kendinizin yapması. Üstelik artık evde yoğurt yapmak için makineler bile var. Küçük kaplarda iki günlük ya da haftalık olarak kendi yoğurdunuzu kendiniz yapabilirsiniz.

Kıyma, sucuk, salça
Ette yapılan sahteciliğin haddi hesabı yok! En çok katkı maddesi eklenen ürünse kıyma! İstanbul Kasaplar Birliği’nin yaptığı araştırmalar sonucunda marketlerde hazır olarak satılan kıymaların içinde tavuk gagasından tırnağına kadar pek çok zararlı madde çıktı. Bunların nasıl yapıldığını bilmek dahi istemezsiniz! Home TV’de yayınlanan ‘Jamie Oliver’la Yemek Devrimi’ programını bilenleriniz vardır. ABD ve İngiltere’deki obezite sorununa savaş ilan etmiş olan Oliver, iki ülkede gıda devrimi yapmak konusunda kararlı. Obezite oranının yüksek olduğu eyaletleri gezerek okullarda denetim yapılmasını sağlayan ve velileri bilinçlendiren Oliver’ın bir programının konusu da kıymaydı. Bir ineğin kesildikten sonra kalan atıklarının nasıl kıymaya ve onun ardından köfteye dönüştüğünü anlattı. Kaslar, bağırsaklar, yağlar… Atıkların hepsini bir çamaşır makinesinin içine attı. Makinenin içinden bu atıklar kırmızı küçük biftek parçaları halinde dışarı çıktı. Kolibasili gibi virüsler taşıyan bu atık etleri arındırmak için amonyakla yıkadı ve ardından kıyma makinesinden geçirerek, kıpkırmızı, taptaze kıyma yaptı! Bu Oliver’ın işin bize gösterdiği kısmıydı. Bunun dışında daha pek çok yöntemle ette ve kıymada sahtecilik yapılıyor. Bu zararlı maddelerden uzak durmak istiyorsanız hazır kıyma ve köfte satın almamaya çalışın. Alacaksanız da mutlaka bilinir ve güvenilir bir marka tercih edin. Etlerinizi her zaman güvendiğiniz bir kasaptan satın alın. Kıymanızı da seçtiğiniz parça etten çektirin. İsterseniz evinize de bir kıyma makinesi alarak kıymanızı kendiniz hazırlayabilirsiniz. Ardından bu kıymayla kendi sucuğunuzu da yapmanız mümkün. Sucuk da en çok hile yapılan gıda maddeleri arasında yer alıyor. Sucuk için kıyma, baharatlar ve kuru bağırsağı bir araya getirmek aslında çok da zor değil. Ayrıca bir kıyma makinesi alırsanız salçanızı da kendiniz yapabilirsiniz.

Her şeyi bir güne sığdırmayın

Tüm bu önlemlere rağmen pek çok yiyecekten katkı maddesi aldığınızı unutmayın. Bunun için de yapabilecekleriniz var; toksinlerden kurtulmak için bol bol su için. Ayrıca taze sebze suları da vücudunuzda biriken katkı maddelerinden kurtulmanıza yardımcı olur. Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için her gün 8-9 saat uyuyun. Vücudunuzu rahatlatmak için bol bol egzersiz yapın. Reklamlardan uzak durun! Ne kadar az gıda reklamı izlerseniz tükettiğiniz işlenmiş gıda miktarı o kadar azalır. Bunların hepsini bir günde hayata geçiremezsiniz. Kendinizi zorlayarak motivasyonunuzu düşürmeyin. Tüm bu önerileri aşama aşama hayatınıza adapte ederek yeni bir yaşam programı oluşturun ve sağlıklı bir yaşama merhaba deyin.  

Ekmek, Reçel
Sadece un, su, tuz ve maya kullanılarak yapılabilen ekmeğe bile daha iyi kızarması, daha iyi renk alması, daha çok kabarması için katkı maddesi eklenebiliyor. 1 Temmuz 2013’ten itibaren 17 katkı maddesinin ekmekte kullanılmasını yasaklayan tasarının sonuçlarının işe yaraması en büyük dileğimiz. İşinizi şansa bırakmak istemezseniz evde kendi ekmeğinizi hazırlayabilirsiniz. Eğer reçel programı olan bir makine alırsanız reçellerinizi de evde kolaylıkla hazırlamanız mümkün. Reçellerde renk ve kıvam koruyucu, bozulmayı önleyici olarak kullanılan sodyum sülfitin (E221) Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından yapılan araştırmalar sonucunda öğrenme ve hafıza bozukluklarına, beyin fonksiyonlarının bozulmasına neden olduğu ortaya çıktı! Evde reçel yapmak için sadece şeker, meyve ve limona ihtiyacınız olduğunu biliyor musunuz?

Meyve suyu

Artık bilmeyenimiz kalmadı, hazır meyve sularının çoğu katkı maddeleriyle hazırlanıyor. Hazır meyve sularına katılan E330 maddesi kanserojen katkı maddelerinden biri. Bundan uzak durmak istiyorsanız ya kutuların üzerindeki etiketleri çok iyi okuyacak ya da katı meyve sıkacağıyla taze meyve sularını evde kendiniz hazırlayacaksınız. Meyveleri su ve şekerle karıştırarak evde komposto da hazırlamak çok kolay!